SAK Paralel Evren 5. BOLUM -VEDAT

Kaleliler Saniye haric full kadro Tahir’in basindadirlar. Saniye tum itirazlara ragmen ogluna yemek yapmakta direttigi icin evde kalmistir. Tahir yataginda gelen corbayi icmeye calisiyordur. Komadan uyandiginda entube tupunu sokup attigi icin bogazi biraz tahris olmustur. Kaslari o kadar gucsuzdur ki, kasigi tutan elleri titriyordur. Tahir vucudunun verdigi tepkilere inanamiyordur.  Ula sen bu hallere dusecek adam miydin be Tahir! diye dusunur. En sonunda dayanamayip, gozunun icine bakan yengesi Asiye’den yardim ister. Asiye Tahir’e corbayi buyuk bir dikkatle, bir bebege icirir gibi iciriyordur.

Tahir: Abi bir tek seye seviniyorum biliyor musun?

Mustafa: Nedir aslanum?

Tahir: Vedat iti yuzunden hapisteydin, simdi burada Vedat yok, bela yok! Tahminen ihale borcun da yok.

Mustafa Tahir’in aklini karistirmak istemiyordur. “Yok ihale borcu falan rahat ol sen. Eh o zaman burasi daha iyi he?” der. Daha mi iyi acaba? diye dusunur Tahir. Baksana olan belalarin hic biri yok. Ama Yigit de yok! ☹ Tahir, bu soruyu ileride daha cok dusunecektir.

Tahir’in akli hala Nefes’tedir. Neden gitti ki? Nefesim beni bu halde birakmazdi! Bu yeni gerceklik Tahir’in canini cok sikiyordur. Tahir’de birden ampul yanar. “ Ula acaba hayatinda biri mi var? Yok ya nereden olacak? Ya da var mi?. Bin kere de yasamam gerekse yasarum bu sevdayi ama ya Nefes baskasina sevdaliysa?!” Tahir bu ihtimali aklina dahi getirmek istemiyordur! Nefes sevdaliysa oyun biter! Tahir bir kez daha gemide esip gurledigi gibi gurleyemez. Gecti o devirler!

Tahir Asiye’ye doner ve gozlerini kocaman acarak, heyecanli bir sekilde sorar: Nefes evli mi?

Asiye: Yok be tovbe de!

Tahir: Ohh! Peki! Sevgilisi var mi?

Asiye: Uyyy! Bu ne merak pasam? Doktorun pek ilgini cekti zaar?

Tahir: Yenge, iste biliysin durumu.

Asiye: Hee! Biliyim! Asiye Tahir’in cenesini tek eliyle kavrar ve gozlerini acarak “ Ula bak bagayum benum gozume! Asiye kul yutmaz! Hic evlenmemis, cocuk yok, sevgilisi falan yok, ben istihbaratimu yaptum! Anasu babasu Yalova depreminde olmus. Bi abisi bi de teyzesu var bu hayatta. Ikisi de Istanbul’da yasii. Kredi borcu yok, kedisi de yok! Stop!

Tahir : Abisi?? Salih mi?

Asiye: Eveeet! Sen nerden bilisin ha oni? Nefes mi dedu?

Tahir Salih yasiyor mu? diye dusunur. Bu bilgi onu cok mutlu etmistir. Asiye’ye donerek basini sallar: Bosver! Demek sevgilisi yok ha, guzeeeel!

Asiye: E yok ama..Neysa, ic bagayum bi gasuk daha!

Tahir corbayi zor yutar “Ne ama? Ama ne?

Asiye her zamanki flortoz haliyle basini yana yatirir  “Yani pasam simdi Allahu var Nefes bir icim su! E meslegi elinde doktor giz. Simdi sen hani garumdu falan dedun ya, o yuzden ben cok da bi yorum yapmiim diim!”

Tahir gozlerini acar: Yengee! Nefes’e asilan mi var da?

Asiye yavasca tabaktan bi kasik daha corba alir “Simdi pasam, soruyu soyle sorsak daha munasip olacak. Eee! Nefes’e kim asil mii ki?” Asiye Tahir’e egilir “ Bi gasuk daha?”

Tahir sinirle kafasini ceker “Ula ben o asilanlaru naparum ula! Benim karuma asulanun agzuna sicarum!”

Mustafa Balim’I gostererek kas goz yapar “Yavaaas abim yavas!”

Asiye kasigi birakir “Karina? Pasam, bak yengem! Nefes senin doktorun, karin degul! Sakun ola ki kiza ters bi laf etmeyesun ha! Onun hayatu bizi ilgilendirmez. Haa! Sen dersen bu giz saga layuk elti midur diye, cevabum Hemen! Derhal! Simdi! nikahi giyalum, Guyumcu Gultekin’e gitmem 3 dk surer! Amaa, gizin gonlu yoksa yapacak bisi yok.

Asiye Tahir’in yanina oturur ve yuzunu oksar “Bak yengem! Hele sen bi kendine gel, bi ayaklan da sonra tekrar dusunursun bunlari oldu mi? Ha sifatinu sevdugum!”

Tahir afallamis halde, agzi acik bakmaktadir. Tahir icin Nefessiz bir hayatin ihtimali olmadigi gibi Nefes’e asilacak veya talip olanlarin agzini burnunu dagitmadan birakmanin da ihtimali yoktur ama Asiye haklidir. Nefes onun karisi degildir, cocugu yoktur, Doktordur. Harika bir insandir! Nefes her realitede bulunmaz hint kumasidir! E ben ne bok yiycem simdi? diye dusunur Tahir.

  

Fatih ve Murat tum bu konusulanlara kulak kabartip bir kosede kendi aralarinda guluyorlardir.

Fatih: Ula abime bak! Gozunu acali 5dk oldu Nefes’I karisi yaptu! Ben 3 aydir daha 1 kiza acilamadum!

Murat: Hazirlanup gelmis obur taraftan cakal! Biz bunu offline saniidik meger mesajlari okundu yapmiimis! 😊 Abimi dusunebili misin elinde cicek Nefes’in gapisinda? Ahahaha!

Konusmalari duyan Mustafa Yangazlarin kafasina caprazlama tokadi yapistirir. “Ula baga bakun! Abinizin akli henuz yerine gelmemisken baga sizinkini de aldurmayun ha!”

Tahir kafasi karismis halde camdan bakarken iceri Osman Hoca girer “ Uyyy! Benum usagum! Sukur kavusturan Rabbime!” Gelip Tahir’in yanina oturarak o sevecen sesiyle “Biliymisin Tahir, ailen, Nefes ve ben cok dua ettuk senin icin! Rabbim bizi cevapsuz birakmadu sukur! Yurekten inananu rabbim geri cevirmez!” der ve tonton elleriyle Tahir’in yuzunu oksar.

Tahir “Hocammm!” der. “Seni gormek ne guzel Hocam! Ver elini opeyim!” Tahir opmek icin hamle yapar ama elini zorlukla kaldirabiliyordur.

Osman Hoca Tahir’in elini tutar “Bahtiyar ol usagum! Sonra opersin, zarari yok!”

Balim gelip amcasina sarilir “Amcaa! Cok ozledim seni! Nefes Ablamla ben cok kez basinda seninle konustuk biliyo musun? Hep sarkilar soyledik sana.”

Tahir “Nefes bana sarki mi soyledi?” diye sevinir.

Tahir: Balim, guzelim benim! Ben de cok ozledum seni! Tahir Balim’i koklar “Ohhh! Kiymetlim beniim! Soyle bakalim! Neler soylediniz?

Balim: Bi dusuniiiim! Heh! Ben sahsen Aleyna Tilki’den Sen Olsan Bari’yi cok seviyodum gecen sene, onu cok soyledim sana. Nefes Ablam da Ander Sevdalugu seviyo, o da iste arada onu soyledi, sonra siirler okudu sana. Nefes Ablam Ingilizce de biliyo, biliyo musun? Sana Ingilizce sarkilar da soyledi. Ben de okulda Ingilizce okuyorum ya hani, ben de anliyorum yaani!😊

Tahir, Ander Sevdaluk’u duyunca cok sasirir. Komadayken duydum da gercekten bana soyledi mi sandum? Yok ya! Ula hadi onu uydurduysam Yigit’I neremden uydurdum? Kafasi karisir. Off bogaldum!

Balim’a doner :“Peki amcam, sahane etmissinuz! Ingilizce ne soyledi Nefes Ablan?

Balim: Ayyy! Du bakiiim bi tanesini azicik ezberlediydim! Klasiklerdenmis, oyle dedi Nefes Ablam..

Fly me to the moon
Let me play among the stars
Let me see what spring is like
On a, Jupiter and Mars
In other words, hold my hand
In other words, baby, kiss me ( Fly me to the Moon-Frank Sinatra)

Tahir Balim’I oper. “ Demek Nefes Ablan Sinatra seviyor oyle mi? Zevkli kadinmis!” der.

Balim yan gozle Murat’a bakarak siritir “Murat Amcama bakmadigina gore oyle olmali! 😊

Murat: Anasi kilikli yer elmasi! Abi, sakin aklina bisi gelmesun, asla Nefes’e yan gozle bakmadum ha! Bu fitne bucur’un gazuna gelma sakun! Gel la buraya bucur! Murat Balim’I gidiklamaya baslar, Balim kikir kikir guluyordur.

Tahir guler. Ailesindeki bu tatli atismalari ozlemistir.  Bu normalligi ozlemistir. Gozunun onune Balim’la Yigit’in bahcede gulerek kosusturmalri gelir, gozleri dolar. “ Cok yorgunum!” diye dusunur, arkasina yaslanip gozlerini kapatir. 1 gun icin cok fazla sey yasamistir. Nefes karisi degil, Yigit diye biri yok, yasadiklari hic olmamis, Mercan psikolog. Offfff! Yetti da! Uyusam, uyandigimda denizin dibinde olsam da burada olmasam diye dusunur. Daha kotu ne olabilir ki derken…

“Iyi aksamlar! Gecmis olsun demek icin ugramak istedim. Hastamiz uyanmis gozumuz aydin!”

Tahir sesi duyar duymaz irkilir ve gozlerini acar. Karsisinda 32 dis siritan bir Vedat duruyordur. Iblis! Pust! ULAAAAAA!

Abisi Mustafa yataginin kenarinda oturuyordur. Ani bir hamleyle Mustafa’nin belindeki silahi ceker ve kilidi acarak yerinden hizla kalkmak icin hamle yapar ancak eli titrer ve silahi yere dusurur.

“Senin anani sikerim ula pust! Ula serefsiz pezevenk! Gel ula buraya amina kodugumun iblisi!” Mustafa hizlica Tahir’I engellemek icin atlar “Aslanum dur! Napaysun!”

Mustafa: Asiyaaaa! Balim’I al derhal cikin odadan! diye bagirir. Asiye Balim’I kaptigi gibi cikar.

Tahir cirpiniyordur “ Abi biraaaak! Ula sen benim karimi cocuklarimi aldin benden orospu cocugu! Ula ben seni mezara gommez miyim? Ula ebeni sikmez miyim simdi? Serefsiz pezevenk!”

Vedat iki elini teslim olmus gibi kaldirmis Tahir’e bir zarar vermeyeceginin mesajini vermeye calisiyordur “ Tahir Bey! Lutfen! Rica ediyorum sakin olun! Biliyorum akliniz karisik ama ben o sandiginiz kisi degilim! diye cirpiniyordur ama nafile!

Murat telasla Nefes’I arar “ Nefes! Ac! Ac! Ac!” Nefes, cevap verir “Murat, noldu?”

Murat: “Hah! Nefes, kos yetis! Abimi durduramiyruz. Vedat Bey geldi abim delirdi, durmii! Allahini seversen yetis!”

Nefes telasla “Tamam 10.dk ya oradayim siz onu tutun, ben gelmeden kimse mudahale etmesin!” der.

Vedat geri cekilerek “Tahir Bey! Lutfen, rica ediyorum! Sakin olun!” der. “Ben simdi size bir sakinlestirici yaptiracagim!”

Murat Vedat’a doner “Vedat Bey, Nefes Hanim yolda. Ben gelmeden kimse mudahale etmesin dedi..Kusura bakmazsaniz!

Vedat “Tamam anliyorum ama hastayi bu halde birakamyiz” der.

Mustafa Tahir’in ustune yatmis, gogsuyle yataga bastiriyordur.  Vedat’in siyah gozleri Tahir’in beynine hancer gibi saplaniyordur. O nefretle bakmaya aliskin oldugu gozler! “ Ula pust! Siktir git la burdan! Ben caninu almadan siktir git! VEDAAAT! BI DAHA CANINA ACUMAM VEDAAAT!

Tahir’in cigliklari koridorlari cinlatiyordur. Vedat caresizce odadan cikar. Mustafa Vedat’in arkasindan bagirir: “Kusura bakmayin Vedat Bey! Taahir! Oglum napiysun daa!”

Osman Hoca “Usagum, yavrum! Gel nefes alalum, gel! “der. Osman Hoca duaya baslar, okuyup okuyup Tahir’in yuzune ufluyordur. Tahir delirmistir, surekli kufrediyordur.

Tahir: “Ant olsun ki o pustu gebertecem! Ulan umurumda degil olmusum kalmisim, O BENIM EVLATLARUMU, KARUMU ALDI LAN! VEDAAAT! SENI GEBERTMEDEN BANA HUZUR YOK RUH HASTASI PEZEVENK!

Tahir BIRAAAK! diye bagirarak kendini abisinden kurtarip yataktan atar ama kalkamaz. Bacaklari onu tasimiyordur! Tahir yerde surunmeye, delirmis gibi aglamaya ve yeri yumruklamaya baslar.. “ Ula al canumu ula! Karum yok, cocuklarim yok! Hayatum yok! Ula ne istiisin benden?”

Osman Hoca gelir ve Tahir’e sarilir “ Tamam usagum! Tamam hepsi gececek! Gel usagum!“ Osman Hoca’nin telkinleri bile Tahir’i yerden kaldiramiyordur. Tahir yerle birdir! ☹

Nefes arabayla hizla Hastane’ye yaklasmaktadir. Kendi kendine “Bu ay alacagin elbiseyi unut Nefes cunku kol gibi ceza odeyeceksin.” der. Nefes 120yle sehir icinde zigzag cizerek gelip hizla hastane’nin onune parkeder ve kosarak Tahir’in odasina cikar. Nefes nefese iceri daldiginda Tahir’I yerde gorur. Hemsirelere donerek “ Hemen Seroxat, Xanax karistirip verelim!” der.

Nefes Tahir’e kosar ve onunde diz coker. “Tahir tamam ben geldim, tamam!” Tahir Nefes’I gorunce var gucuyle ona sarilir ve kendini birakir “ Nefes!” Tahir’in hickiriklari koridorlari inletiyordur. Nefes eliyle herkese geri cekilmesini isaret eder. Iki koluyla Tahir’I kendine ceker ve gogsune yatirir. “Tamam Tahir! Hadi kolunu uzat!” Hemsire Tahir’in damar yolunu bulur ve igneyi yapar.

Nefes Tahir’in saclarini yuzunden ceker. “Tamam Tahir, buradayim. Nefes al! Hadi, nefes al! Biri su getirsin yuzunu yikayalim” der. Murat kosa kosa su getirir. Nefes Tahir’in yuzunu ve boynunu yikar.

Tahir Nefes’in kollarinda olmanin ve sakinlestiricilerin etkisiyle sakinlesmeye baslamistir. Mustafa, Fatih ve Murat’in yardimiyla Tahir’I yataga yatirirlar. Tahir sakinlesmistir.

Nefes sok icinde olani biteni izleyen aileye donerek “Ben Tahir’in yaninda kalacagim bu gece, siz artik gidin. Merak etmeyin, o emin ellerde ama bugun icin cok fazla sey yasadi ve artik onu korumaya almamiz gerekiyor. Sabaha kadar izleyecegim” der.

Mustafa basiyla onaylar “Tamam bacum! Sen ne dersen o! Bir sey olursa hangi saat olursa olsun ara he mi? Mustafa’nin gozleri dolar “Ah benum gocum! Neler yasiisin be Tahir’im?”

Kaleliler ve Osman Hoca Nefes’e hoscakal diyerek cikarlar. Nefes Tahir’in yataginin karsisindaki koltuga gecer.

Tahir sakinlestiriciden baygin sesiyle “ Nefesim, yine benden ayri kalamadin ha? “ der.

Nefes Tahir’e gulumser “ Ben seni ne zaman biraktim ki Deli Tahir?  Birakmam! Bu yolda birlikteyiz Denizden Gelen Kaplan! “

Tahir anlasilmaz birseyler mirildanir ve uykuya dalar.