Thursday, June 28, 2018

SAK Paralel Evren 16. BOLUM- AYISIGI SONATI




Tahir, Murat ve Fatih Asiye’nin anlattiklarini pur dikkat dinliyordur. Tahir’in surekli araya girip soru sormasindan Asiye’ye fenalik gelmek uzeredir.

Tahir: Kac yildir taciz edii kizi?
            Eve nerden girmis?
            Nerde yasii bu? Burda mu?
            Adi, sani ne bu itin? Nerde calisiyi?
            Bu it Nefes’e hic dokunmus mu???

Tahir ates puskuruyordur. Ula bi ayaklansam ben yapacagumu bilirim! Dogduguna pisman edicem o serefsizi! Sen kimsun ula benim karumu taciz edip, tehdit ediisin! Senin kafani kopartirim pezevenk! Ula Nefes! Psikopat paratoneri gibisin be kizim! Her yerde mi manyaklar seni bulur be, her yerde mi?

Asiye “ Ya Tahir o gadarini bilmiyim! Bi kac kez gizin garsisina cikmis. Dun gece de bu olay olmus. En son Mithat abi siz Civra’dayken aramus parmak izi yok demis, yarin da Emniyet’e gel demis iste giza”

Tahir “ Biz Civra’dayken arayan o muymus? Guzeeeel! Ama dur ya ben kiza bosuna atarlandim o zaman..Ayip oldi! Yok ya ne ayip olcak? Hic de olmadi! Opucugu buna borcluyum!

Tahir : Devam et yenge..Bu herif hakkunda her seyi ogrenmek istiyrim!  Demek Nefes bu yuzden bugun hastanedeydi. Fatih kalk yuru Nefes’in kapisina oradan adum atma bi yere! Murat kaldur beni! Benim derhal Nefes’le konusmam lazum! Butun geceyi burada kafayi yiyerek geciremem!

Asiye atlar “ Yok pasaam! O gada da uzun boylu degul! Ben Nefes’e soz verdum, kimseye bisi demicim dedum..Giz yarun Emniyet’e gidecek, ifadesini verecek..Ondan sonra yaparuz ne yaparsak..Tahir olumu gor giza simdi gitme bak giza garsu benim yuzumu yere dusurursun yengem!

Tahir coktan ayaklanmistir. Walker’ini alip sinirli sinirli bir asagi bir yukari yurumeye baslar. Yangazlar ve Asiye Tahir’I endiseli gozlerle izliyordur.

Asiye “ Tahiiiir! Biz bu gece giza goz kulak olalum..Yarin ola hayrola!”

Tahir o gece hic uyumayacaktir. Gerekirse Nefes’in kapisinin onunde sabaha kadar bekler. Oda artik Tahir’e basiyordur.
Tahir “ Murat gel yanima! Ben odadan disari yuruycem biraz, burasi baga basayi! Duser sasarsam tut kaldur beni!”
Murat “ Tamam abi!”

Tahir yavasca yuruyerek odadan cikar. “ Murat, Nefes’in odasi nerede?”

Murat: “Abi kizin ofisi orasi, orada yatak falan yok. Hic bilmiyrim ki giz nerede yatar?”

Tahir “ Fatiiiih! Kalk Ula! Hala oturiisin! Kalk git cabuk Nefes’in uyudugu odayi bul, kapisindan da bi yere ayrilma!”

Fatih eline telefonu alir “ Yani abi teknoloji devrinde beni oda oda gezdirmenin alemi ne yaa!” der ve telefonu kulagina goturur.


Fatih : Nefes iyi geceler, gece gece aradum kusura bakma ama rahatsuz etmiyrim insallah!
Nefes: Yo hayir, buyur Fatih.

Fatih: “Ya Volkan Bey abime bi recete yazdu ya hani. Biz onu okuyamiyriz da. Malum, doktor yazusu. Yarun gidip ilaci alacaz ama iste abimi biliysin huysuzluk edii biraz. Efendum Eczacunun okumasi degul, onun okumasi gerekiimis. Bilmedugu seyu icemezmis, narin vucuduna her seyi sokamazmus falan filan. Gece gece atarunu, giderunu cekmeyelum dedum. “

Tahir bu kadar atip tutma karsisinda gozlerini acip “Yuh!” derken, Asiye gururla Fatih’e bakiyordur. “ Yengesunun akilli yangazu!”

“…Hani sen henuz cikmaduysan ben bi yanina ugrayup ilacin tam adunu senden alayum deduydum.”
Nefes: Yok henuz cikmadim, gel tabii.

Fatih: Hah! Cok guzel! Odanda misun sen?

Nefes : Yok degilim, sen 4. Kata 424 no’lu odaya gel oradayim ben.

Fatih: Tamam Nefes, tekrar kusura bakma. 5 dk’ya yanundayum! der ve kapatir.

Fatih Tahir’e donerek “ 4. Kat 424 no’lu oda” der. “Simdi verin bakalum su receteyi!”

Tahir’in aklina Fatih’in Berrak’I gozetlemek icin medrese’ye kamera yerlestirmesi gelir. Bizim ailenin de Bilgi Islem Muduru Fatih der icinden ama tabii Fatih bu yasananlari bilmiyordur “ Vay be Yangaz! Gafan da zehir gibi calisii ha!”

Fatih: “ Genetik diyelum!” der gulerek..Asiye Fatih’e receteyi verir. Fatih receteye bakar.

Fatih  “Tam da tahmin ettugum gibi, garinca yazusundan hallice! Ya arkadas bu Tip Fakulteleri’nde  doktorlara napiiler ya? Hepsinin mi yazusu gargacuk burgacuk olur! Suna bak! Dekoder lazum bunu cozmeye!” der ve Tahir’e doner.

Fatih:” Abi, simdi gidiim, Nefes’in odasundan ciktuktan sonra gecer bi koseye otururum. Cok da ayak altunda durmamak gerek ki dikkat cekmeyum. Gece gece guvenlikcilerle gapusamam! Sen de gec otur kosene, ben saga mesajla bilgi gecerum.” Fatih belindeki silahi cikartip kursunlari kontrol eder. “Allah kullandurmasun! Hadi baga hayurlu basarular!” deyip cikar.

Tahir Fatih’in arkasindan takdirle bakiyordur. “Vay be Yangaz!” der. “Senin yangazlugun falan kalmamus, bayagi bayagi adam olmussun sen!”

Murat : “Abi hadi gec iceri. Saga enerji lazum olacak.. Belli ki bu gece saga uyku yok!”

Tahir’in gozleri dalar. “ Ben aliskinim uykusuzluga. Az mi bekledim teheccut vakitleri kapisinda? Vedat’in elinden kurtarmak icin , Yigit’I bulmak icin, bin bir belayi def etmek icin..” diye dusunur.

Tahir : Tamam yangaz! Oyle olsun bakalum! Ama gece Nefes’in katina gidip ortalugu kendim kolacan edicem..Sen de benla gelecen. Hadi sen Asiye yengemi eve birak ve hemen don buraya”

Murat ” Tamam abi. Hadi yenge!”

Asiye “ Tahir! Saga deduklerimi unutmayasun! Nefes’le aramu bozarsan, ben de senin aranu bozarum bilmis ol! ” der yapmacik bir tehditle.

Tahir guler “ Tamam da tamam, soz! Vallahi gik demiycem Nefes’e!”

Asiye guler “ Eyi madem bakalum! Hadi hayurlu geceler!” der ve Murat’la cikar.

Tahir odada tek basina kalmistir ve ici icini yiyordur. Mutfakta kesik basli bir tavuk! Ula sen ne cins bi manyaksin? diye dusunur.

Vedat manyagi ortadaydi, acik tehditti, bu herif gizlice eve girip tavuk birakiyor. Acik acik kiza kafani keserim diyor! Ula seni tasaklarindan sallandururum agacta serefsiz! Yarin hele bi gelsin, Mithat Abi’yi arayip bu herif hakkindaki tum bilgiyi alurum. Yok oyle Tahir Kaleli’nin karisunu tehdit etmeler. Biz ne yanginlar gorduk, ufacik alevden korkmayuz!  O sirada aklina Nefes’in Civra’daki atarli sozleri gelir ve kendi kendine guler.

Nefes: “ Yangin gorseler akillari gider, sorsan hepsi ates!”

Tahir kendine kendine gulumseyerek “Oy be Nefes Kaleli be! Senin ugruna coktan yandi, kul oldu bu Deli Tahir! Ama bugunku gibi bir kul olusu ben bile tahmin etmiidim!” der.

( Yer: Tahir’in yatak odasi. Nefes nikah gecelerinde yanina oturmus ona Nefes kafasi bir hayal kurmustur. “ Bu geyigin Kaplan icin sadece dizi varmis..O da eger isterse!” Tahir inanamaz gozlerle esine bakip “ Nefes! Biz yanmaya eyvallah demisiz, sen kul olalim mi istiisin?” )

Saatler gecmek bilmiyordur. Murat refakatci yataginda uyurken, Tahir Fatih’e surekli mesaj atiyordur.

               Tahir: Var mi bi durum?

               Fatih: 5 dk once oldugu gibi asayis HALA berkemal Abi!”

               Tahir: Ukalalik yapma baga, delerum tepeni.! Nefes odasindan hic cikti mi?

               Fatih: Cikmadu rahat ol! Cikarsa da napicam? Kizi tuvalete mi takip edicem?

               Tahir: Gerekirse edicen abicim!

               Fatih: Yok artuk daa! Gece gece sapik damgasi yiyecek degilum! Abi az biraz mantuk lutfen daa!

Tahir: Sus ula! Sen gozunu acik tut, geleni geceni kolla, odaya kimseyu yaklasturma, ben zaten gelicem oraya!

Fatih: Oyyy Tahir Galeli Oyyyy!

Tahir: Neey Sictigumun Yangazu Neey!

Fatih : 😊

Nefes yatakta bir saga bir sola donuyordur. Gozunu uyku tutmamistir. Gozunu tavana dikmis, sabahtan beri olanlari dusunuyordur. Sapigin evine girip kesik basli bir tavuk ve not birakmasiyla baslayan gunu Mercan’larda Turkan’in geri kafali dusuncelerine “He!He” diyerek devam etmis, Mithat Komiser ve polislerle birlike evde delil toplanmis, Mercan’la ev kirklanmis, sonrasinda hastaneye gidilmis, Tahirl’le 2 el tavla atilmis vee..

Civra! Bu guzel yerin Nefes icin artik yeni bir anlami olacaktir. Nefes geldiginden beri kimseyle yemege dahi cikmamistir. Zaten oldum olasi erkek islerine meyilli bir kadin degildir. Cok guzel bir kadin olmasina, elinde kapi gibi meslegi olmasina ragmen biraz kendi kisiligi biraz da Perus’un kizini ite cakala yem etmemek icin asiri kontrolcu olmasindan oturu Nefes’in bir kac kisa sureli iliskisi olmustur sadece. Tip Fakultesi, TUS derken zaten fingirdemeye vakti yoktur. O, oldum olasi arkadas gruplariyla vakit gecirmeyi seven biridir. Bugune kadar hic asik olmamis, kalbi bir erkek icin hic gercek anlamda carpmamistir. Yasadigi onemsiz flortleri de cok klas insanlarla olmustur hep, zira aksine Perus asla izin vermez.

Perran kizini cok ozgur ve modern yetistirmistir ama ona gore “Modernlik farkli, Mondenlik farklidir!” Mondenlik: yuksek sosyete’ye ozgu bir yasam stilidir. Evet Nefes moderndir ama o, Perran’in cevresinde fazlasiyla yer alan yuksek sosyete’dekiler gibi sampanyalarin aktigi havuz partilerinde asla boy gosteremez, gosterememistir.
“Genc ve modern bir kadin kendisini her toplumda basi dik temsil edebilmelidir, yavrum! Sen Nefes Zorlu olarak prestijini ailenle oldugu kadar bu hayattaki durusunla, kulturunle, gorgunle ve kisiliginle de saglayacaksin. Okulunu bitirip, ekmegini eline alip, basi dik bir kadin olarak bu toplumun icinde yer alana kadar sana havuz partileri, sabahlamalar yok! Ne zaman ki ekmegini eline alirsin iste o zaman istedigin partiye git, kimse sana hesap soramaz, sormaya kalkan da karsisinda beni bulur!” demistir Perran.

 “Bir kadin elbette hayatini ozgurce yasamalidir, ama her daim klasini koruyarak! Gonlun birine mi tutuldu, kim olursa olsun askini yasa kizim. Yeter ki aptalca, kendine ve itibarina zarar verecek sekilde yasama ama bana da ne idugu belirsiz birini getirme!” demistir hep. Perran bir Istanbul hanimefendisidir. Nasil Turkan’dan modern ve kadinsever dusunceler beklenemezse, Perran’dan da bir kadinin gonlunce costugu, cani ve keyfi nasil isterse oyle davranacagi bir hayati onaylamasi beklenemez. Ona gore tas yerinde agirdir.

Nefes, bir kadinin kendi sorumlulugunu aldigi surece gonlunce yasamasi gerektigi taraftaridir. Bir kadin yasadigi hayat icin kimseden ozur dilememeli, kimseye de hesap vermemelidir. Yetiskin bir kadin hesabi sadece kendisine verir! Icip icip eglenerek sokaklarda mi gezmek istiyor? Gezer! Asik olup surunmek mi istiyor? Surunur! Gonul onun, keyif onun! Daldan dala konmak mi istiyor? “Ben kalender mesrebim, guzel cirkin aramam” sarkisini pekala kadinlar da soyleyebilir. Bu ulkede ufacik kiz cocuklari yasli basli adamlara para karsiligi satilirken, tecavuze ugrarken, gencecik kizlar otobuste uyudugu icin muavinler tarafindan taciz edilirken, dolmuslarda tecavuze ugrayip baslari kesilirken, kadinlar her gun dovulup, cinayete kurban giderken ve bu konular hakkinda elle tutulur hic bir sey yapilmazken kimse bana gelip namus bekciligi taslamasin! Su kokusmus iki yuzlu duzende herkes once kendi ahlakini duzeltsin diye dusunuyordur. Sonuna kadar haklidir da!

Ancak Turkiye ve deTrabzon kadini kisitlamaktan utanmayan, medya’da da surekli orneklerinin izlendigi gibi kadinlarin hayatina azap olan bir yerdir. Nefes, Trabzon’a bu sehrin tutucu oldugunu , kendisi gibi genc, guzel ve bekar bir kadina asilanlarin cok olabilecegini ama mazallah bir yerde birisiyle gorulse adinin hemen “Yosma”ya cikartilacagini bilerek gelmistir. Mercan icin durum farklidir cunku onun Surmene’de itibari olan bir ailesi vardir. Cemil Dagdeviren’in kizina camur atmanin sonu kursundur. Ama Nefes her daim dikkatli olmak zorundadir. Bekar bir kadini bu ulkede rahat birakmayan sapiklar cok diye dusunur. Bir ornegini de bu sabah yasamistir!

Iste bu sebeplerden, bugun Civra’da olanlara hala inanamiyordur. Birak Tahir’in onu opmesine izin vermesini, gupegunduz, Civra gibi yerde, adami arabanin kaputuna yaslayip kendisi opmustur! Hem de bugune kadar hic hissetmedigi bir tutkuyla!

Nefes kendi kendine “Bu bir daha asla tekrar etmemeli” diye sayiklar. “Bu hem etik olarak yanlis, hem de bu sehirde 2 yilda kurdugum itibarimi tek bir adam icin silemem!” diye dusunur.

Kivanc Istanbul’ludur. Mercanlarla birlikte topluca bir yere gidip tekrar sohbet etmesinde bir sakinca yoktur. Zaten yakinda geri gidecek diye dusunur. Ilerisini dusunmek icin su an cok erken, ama olur da adamdan etkilenir de gorusmeye devam etmek istersem onun burada olmamasi benim daha cok isime gelir, ben haftasonlari Istanbul’a giderim boylece burada da arkamdan konusulmasini engellerim! der.

Tahir ise bambaska mevzudur! Nefes her ne kadar kabul etmek istemese de Tahir’le gecirdigi 1 yil icinde bu sessiz arkadasina baglanmistir. Elbette koma’daki bir adama asik olmamistir ama onun yakisikli yuzune her gun daha cok baglanmistir. Tahir onun hemnefes’idir. Ne zaman daralsa solugu Tahir’in yaninda almistir. Nefes henuz farkinda olmasa da bugun Mercan’larda kalmayip hastane’ye, Tahir’in yanina gelmesinin sebebi de budur. Bu yuzden kiymetlidir Tahir! O bir yerde Nefes’in sifasidir. 1 yil boyunca konusmasa da varligiyla Nefes’e guc vermistir. Nefes Tahir’le olan hemnefesligini bozmak istemiyordur ama “gel gor ki kendi ellerimle bozdum” diye dusunur. “Tamam kabul, adam komadan sen benim karimsin diye uyandi ama senin de duracagin yeri hem doktoru hem de bir kadin olarak iyi bilmen gerekiyordu Nefes” der kendine. “Perus seni gorse utanirdi!” diye dusunur. Her ne kadar yetiskin olup, kendi fikirlerimiz ve tercihlerimiz dogrultusunda yasasak da aldigimiz aile terbiyesi pesimizi birakmaz! Her nerede yasiyor olursak olalim!
Nefes dusunceleri icinde bogulmayi daha fazla kaldiramayacaktir ve kalkar. Ustune sabahligini giyip odadan cikar. Biraz yuruyup hemsirelerle sohbet edeyim de kafam dagilsin diye dusunur.

Koridor’da ilerleyip koseyi donunce ileride walker’iyla duran Tahir’I ve Fatih’I gorur. Ikisi alcak sesle tartisiyordur.

               Fatih: Ya abi gozunu seveyim git odana! Ben buradayum iste! Olan biten bisi yok!

               Tahir: Ula birak! Kendi gozumle gorecem!

               Fatih: Napacan abi? Kizin odasina mi dalucan sapik gibi?

Tahir Fatih’in kafasina bi tane patlatir! “ Ula duzgun konus hiyar! Bi sapik ben mi kaldim la bu alemde? Seni zaten kizin kapisina onu bi sapiktan koru diye dikmedim mi ula ben?

O sirada Tahir Nefes’I gorur. Nefes yuzunde sorgular bi ifade, ellerini gogsunde kavusturmus onlara bakiyordur.

Tahir  “Oyy nenem basulduk!” der ama sucunu bastirmak icin hemen horozlanma pozisyonu alir.
Nefes ikisinin yanina gelir.

Nefes: Tahir? Fatih? Siz napiyorsunuz burada sabahin 3’unde?

Tahir: “Sen napiysin burda?

Nefes diklenir: Once ben sordum!

Tahir :Hiiic! Uyku tutmadi gezintiye ciktuk! Sira sende!

Nefes :“ Eee!..Evim ilaclandi benim, eve girmem yasak bu gece, ben de burada kaliyorum”

Tahir “ Demaaaa! Ne zaman ilaclandu bu ev? Hani butun gun benimlediydun da!”

Nefes icinden “ Baak yine!” der ve bozuntuya vermemek icin “S..Sabah ilaclandi..Allah Allaah! Ne cok soru sordun yaa!”

Fatih bu ikisinin birbirine atarlanmasini engellemek icin araya girer ( Bu cocugun da kaderi bu! 😊)

Fatih” Seey! Nefes, abimi uyku tutmamus da o yuzden biz bi gezintiye ciktuyduk. Gidecuz simdi!”

Nefes’le Tahir hala birbirlerine dik dik bakiyordur.

Nefes gozlerini Tahir’den ayirmayarak “ Yaa! 4. Katta’mi Fatihcim?” diye sorar.

Tahir “ Ne var? 4. Kat baga yasak mu? Hem sen ne atarlaniisin kizim baga? Yoksa sakladugun bisey mi var?”

Nefes gozlerini devirir “Laflara bak laflara! Ne atarlanicam sana ya! Doktorun olarak bu saatte buralarda gezmeni onaylamiyorum. Hadi bakalim yatagina! Mars! Mars!

Tahir Nefes’e bi adim atip, Nefes’e tepeden bakmaya baslar “ Oooo Nefes Kaptan! Sen bu doktorluk isini bayaa bi abarttin yannuz haa! Bak hafiften ayar oliyim saga haberun olsun!”

Nefes Tahir’in burnunun dibine girer “Nefes DOKTOR o canim! Ne zaman ki hastane’den cikarsin o zaman horozlanirsin! Burada oldugun surece ve ben doktorun oldugum surece benim borum oter! Anlasildi mi?” Nefes’in gozleri gayri ihtiyari Tahir’in dudaklarina kayar ve bunu fark edip hemen kendini toplar.

Tahir ve Nefes birbirlerine diklenerek ama artan bir arzuyla bakiyorlardir. Su anki atarlanmalarin tek sebebi budur zaten..Tahir icin Nefes ulkesinde havalar hep tutkuludur da Nefes’in arzu kapilari ilk kez acilmis, uyuyan dev uyanmistir. Hadi size hayurlu basarular o zaman! 😊

Tahir gozlerini Nefes’in dudaklarina kilitlemis ve icinden “ Ben senin o agzini susturmayi bilirdum ya hadi yine sanslusun!” derken Nefes’in gozu Tahir’in uzun boynuna kayiyor ve “ Bu saatte niye hala guzel kokuyor bu adam?” diye dusunuyordur.

Ikisi de Fatih’in sesiyle kendilerine gelirler. “ Tamaam, oldu o zaman! Abi hadi biz gidelum, Nefes de daha fazla uykusuz kalmasun.” der ve Tahir’I kolundan cekmeye baslar.

Tahir:  “Oyle olsun bakalum..Kusura bakmayun Nefes Hanum, rahatsuz ettuk!”

Nefes: Estagfurullah, ne demek! Fircaya ne zaman ihtiyacin varsa gel buyur, bende ondan cok var!”

Tahir tam “ Nefeeeees! diye atarlanirken Fatih araya girip “ Yuru abi yuru!” deyip Tahir’I kolundan ceker.

Tam o sirada disarida kiyamet kopmaya baslar. Hastane’ye arka arkaya ambulanslar geliyor, siren sesleri gecenin sessizliginde ciglik gibi patliyordur. Nefes hemen cama kosar ve gelen ambulanslari gorur.,

Tahir ve Fatih anlamaz gozlerle birbirlerine bakiyorlardir. Fatih “ Bi yerde cok buyuk kaza oldu herhalde. Hay Allah! yaa! “ derken Tahir Nefes’e bagirir “ Nefes nolii?”

Nefes : Bilmiyorum Tahir ,simdi ogrenecegim. Benimle asansore binin hadi der. Fatih sen abini odasina yatir benim simdi gitmem lazim.

Birlikte asansore binerler. Tahir ve Fatih asansorden inerken Tahir Nefes’e bagirir “ Bana ne olduguni mutlaka soyle! “ Nefes cevap vermeden asansorun kapisi kapanir.

Tahir Fatih’e donerek “ Beni birak, kos git Nefes’in arkasindan, neler olup bittigini ogren sonra da baga mesaj at” der.
Fatih “ Tamam abi!” der ve hizla merdivenlere yonelir.

Fatih asagiya indiginde Acil Servis ana baba gunudur. Hemen bir saglik gorevlisini kolundan ceker ve sorar “ Kardes nolii burda?”

Saglik Gorevlisi : Cocuk Esirgeme Yurdu’nda yangin cikmis. Bazi cocuklar yarali, bazilari da dumandan kotu etkilenmis. Kardesim birak kolumu da gideyim, cok isimiz var!” der.

Fatih hemen ortalikta kosusan hemsirelerden biri tutar “ Nefes Doktor nerede bacum?”

Hemsire cikis kapisini gosterir “ Disarida” der ve kosar.

Fatih kosarak disari cikar. Nefes kucaginda bir cocukla kosuyordur.

Nefes “ Hemen oksijen maskesi getirin, cabuk!” der. Gorevliler yetisip maskeyi cocuga takarlar.

Fatih: Nefes! Yapabilecegim bir sey var mi?

Nefes “ Hah! Fatih gel! Sehirdeki hastanelerin cogu doldu, buraya akin akin cocuk gelecek simdi, gel bi el at cocuklari birlikte tasiyalim iceriye” der.

Fatih “ Yolu goster!” der ve Nefesle Fatih ambulansladan inen cocuklari diger saglik calisanlariyla birlikte sedyelere tasimaya baslarlar. Saat gecenin 3’u oldugu icin hastane’de sadece nobetci personel vardir. Fatih yeterli insan var mi diye bakar ve hemen telefona sarilir.

Fatih: Murat ac!

Murat uykulu sesle cevap verir “ Yangaz?”

Fatih: Yangaz cabuk asagi kos, adama ihtiyacumuz var, cabuk!

Murat: Ula noliii? Tamam yettim!

Tahir panikle “ Ne dedu? Nolii? “

Murat: Bilmiyrim abi, acil cagurdu, adama ihtiyac varmus. Ben gidiyrum, sen bi yere gipirdama!” der ve kosarak odadan cikar.

Tahir yerinde duramiyordur. Pencere’den akin akin gelen ambulanslari, asagida sedyeden sedyeye kosan saglik gorevlilerini, Nefes’I ve Fatih’I gorur. Nefes oksijen maskesi takarken, Fatih kucaginda cocuklarla iceri kosuyordur.

Tahir “ Yok ben olsem duramam burada!” der ve walker’ini alip, kendini de biraz zorlayacak bir hizla asansore ilerlemeye baslar.

Tahir asagi indiginde ortam tam anlamiyla kaotiktir. Gordugu manzara, oradan oraya kosusturan insanlar, “ Yatak aciiiin!” “ Destek unitesini ayarlayin!” diye bagiran doktorlar, sedyeler, aglayan cocuklarla tam bir kesmekestir.

Fatih ve Murat kucaklarinda birer cocukla iceri kosuyorlar, hemsirelerin gosterdigi yataklara cocuklari yatiriyorlardir.

Tahir : FATIIIH!

Fatih sese doner. “ Abi? Ciksana yukaru ya, bi de senlan mi ugrasalum simdi?”

Tahir: Ula nolii burda?

Fatih: Cocuk Esirgeme’de yangin cikmus, cocuklari getiriiler. Hadi tutma beni, sen de durma burda, git yukaru!”

Tahir : Gitmiyrim ula bi yere! der. Walker’iyla iceri girer ve bi masanin basina gider. Hemsire’ye “ Ver bacum baga o maskeyi ben takarum, sen obur masalara kos!” der.

Hemsire: Kardesim sen nerden bileceksin, cekil lutfen! Diye itiraz eder.

Tahir: Benim bu konularda bilgim var bacum, bak saga yardumcu olmaya calisiim der ve maskeyi hemsirenin elinden cekip cocugun agzina dayayip oksijen tupunu gerektigi miktarda acar. “ Tamam mi, oldi mi?” Hemsire’nin Tahir’le ugrasacak vakti yoktur. “Sakin dokunma baska bir seye!” der ve gider.

Tahir yatakta yatan cocugu sakinlestirmek icin “Simdi iyi olucan kocum, sakun korkma tamam mu? Bak ben varum burda. Sen simdi deriiin derin nefes al der. Hadi abicim!” der gulumseyerek.

Cocuk yari baygin gozlerle Tahir’e bakip gulumser. Tahir’in bu cocuga ici gider. “Anasuz, babasuz yavrucaklar. Kurban olsun Tahir Abiniz size!” der.

Iceriye hala cocuklar tasiniyordur. Cogunun durumu iyidir ama cok korktuklari icin bazilari soka girmistir. Ortalikta o kadar cok cocuk ve personel vardir ki bu cocuklarin soka girdiginin pek kimse farkinda degildir. Birilerinin oturup onlarla konusmasi, sakinlestirmesi gerekiyordur. Tahir de bu rol icin bicilmis kaftandir. Masalari dolasip cocuklarin elini tutar, onlari sakinlestirmeye baslar. Tahir’I goren ve onunla konusan cocuklar sakinlesiyor, aglamayi birakiyor, gulumsemeye, sakalasmaya basliyordur. Tahir’in cocuklarla ilgili Tanri vergisi bir yetenegi vardir. Tahir boyle kaotik bir durumda ise yaradigi icin cok mutlu hissediyordur kendini.

O sirada Nefes iceriye kucaginda bir cocukla girer. “Tamam ablacim! Tamam iyisin! diyordur cocuga..Sadece biraz korkmussun! Ama gececek tamam mi? Benim adim Nefes! Senin adin ne bakayim?”

Cocuk o kadar korkmustur ki konusamiyordur. Nefes cocuga sarilip oper. “Ohh! Cok da sirinmissin sen yaa!” Gel su icirelim sana hadi! der ve cocuga su vermek icin sebil’in basina gider. Cocuk suyu ictikten sonra basini Nefes’in gogsune sokar, simsiki sarilir. Nefes’in ici kotu olmustur.

Bu cocuklarin en ihtiyaclari oldugu zamanda baslarini goguslerine sokacak birilerinin olmamasi cok aci diye dusunur. Elbette Cocuk Esirgeme personeli vardir ama gecenin o saatinde haberi alan personelin tamami henuz orada degildir.
Nefes’in cocugu birakip diger cocuklara kosmasi gerekiyordur ama tum masalar doludur. Nefes sasirarak ileride cocuklarla gulup sakalasan Tahir’I gorur. Tahir bir cocugun basinda maymun taklidi yapip cocugu gulduruyordur.
Boyle bir zamanda yardima hizir gibi yetistin Tahir diye dusunup gulumser. Kucaginda ufak cocukla Tahir’e yurur.
Cocuk basini Nefes’in gogsune sokmus cikartmiyordur. Tahir Nefes’in geldigini gorup ona doner.

Nefes “ Tahir Abisi! Bak benim kucagimda cok tatli bir sirin var ama sanirim biraz korkmus. Simdi ben onu sana versem, sen onu guldursen nasil olur?” der.

Tahir gulerek “ Olmaz mi yaa! Gel bakalim, adin ne senin? diye sorar.

Cocuk gizlendigi yerden birseyler mirildanir.

Nefes “ Pisst! Dunya’dan sirinee! Dunya’dan sirine! Tahir Abi’nle oynamak istermisin biraz? Bak o cok komiktir, hemencecik guldururur seni” der.

Tahir Nefes’i kucaginda cocukla gorunce gozunun onune Yigit’le oynadigi goruntuler gelir..”Ne guzel anaydin sen be Nefes’im” diye dusunur.

Nefes Tahir’e donerek “Tahir benim acele gitmem lazim ama Acil’de yatak yok, sen ve bu minigi disaridaki odalardan birine alsak da orada biraz ilgilensen. Hem senin de oturman lazim.”

Tahir “ Tamam, hadi!” der. Bir an durup Nefes’e bakarak “ Senden cok iyi anne olur biliy misin?” der gulumseyerek.
Nefes’in su an Tahir’in hezeyanlarina ayiracak vakti yoktur. Tahir ve cocukla birlikte ilerideki odalardan birine girerler.
Nefes “ Tahir yatagi acar misin ufakligi yatiralim?” der. Tahir hemen yorgani acar ve Nefes “Hadi bakaliim, seni biraz yatiralim. Ben simdi gidicem ama Tahir Abin seninle kalacak tamam mi?” der ve cocugu zorla gogsunden ayirip yataga yatirir.

Bir anda Tahir’den garip sesler gelmeye baslar. Tahir nefes alamiyor ve gogsunu tutuyordur.

Tahir : HIIIIIIH! …HIIIIIIIH!

Nefes: Tahir! Tahir Iyi misin? Gel otur! diyerek Tahir’I yataga oturtur.

Tahir’in gozleri bir noktaya sabitlenmis, nefes almakta zorlaniyordur.

Nefes: Tahir bir sey mi hatirladin? Askerligi mi hatirladin?

Tahir basini salliyor ve ayni noktaya bakiyordur.

Nefes: Tahir bana bak! Oraya degil, bana bak! Cocugu korkutuyorsun..lutfen!  derken bir yandan Tahir’in bilegini tutmus, nabzini olcuyordur.

Tahir bunu duyunca bir anda kendine gelip, gozlerini Nefes’e cevirir ve ayni anda gulmeyle karisik aglamaya baslar. 

Elleriyle Nefes’in yuzunu avuclar ve “ Nefeees!.. Nefesimmm!” diyerek alnini Nefes’inkine dayar. Nefes Tahir’in yine bir sinir krizi gecirdiginden neredeyse emindir. Hemen gidip sakinlestirici almam gerekiyor diye dusunur.

Nefes : Tahir, sana ilac getiricem, sen burada otur tamam mi? diyerek su ve ilac almaya kosar.

Tahir derin derin nefes alirken, yasli gozlerle donup kendisini izleyen cocuga bakar ve gulumser.

Cocuk yattigi yerden kalkip minik elleriyle Tahir’in goz yaslarini siler. “ Aglama tamam mi? Istersen sarilirim sana, biseycigin kalmaz!” der.

Tahir gulumseyerek basiyla “Evet” der ama gozlerinden yaslar sicim gibi akiyordur. Kollarini acarak cocuga sarilir. Cocuk Tahir’in basini oksuyor, Tahir aglarken cocugun basini opuyordur!

Cocuk geri cekilip “ Senin adin ne?” der.

Tahir: “ Tahir! der…Tahir bir an duraksar ve devam eder.  Sormaya korkuyordur. “Seninki?”

Cocuk kocaman kahverengi gozleriyle Tahir’e gulumser “ Yigit!...Benim adim Yigit!”

Tahir kocaman gulumser, Yigit’e sikica sarilir, alnindan opup, saclarini oksar ve gulerek..

“ Biliyorum Yigidim…biliyorum aslanim…biliyorum ki ya!”


Kiz  ve erkek, tum Ay isiginda Uluyan yalniz Kurtlara sevgiyle…Bahtiniz acik, koruyup, kollayaniniz, sevgiyle, sefkatle saraniniz, hayallerinizi destekleyenleriniz cok olsun cocuklar!

Moonligt Sonata – Ludwig Van Beethoven / Fazil Say











No comments:

Post a Comment

SAK Paralel Evren 43. Bolum -FINAL

Mustafa:" Oglum giprasmadan bi dur ya!" Tahir:" Vallaha bogaldum ha! Kravat baglamayi biliyrim abi, bi cek elini ya!...