SAK Paralel Evren 10. BOLUM- INANC

Asiye: Ana! Nefes ne dedu? Hastane yemegi neyse o..Ikide bir gasuk dayayip durma pasamun agzuna!

Saniye: Garusma sen! Kemik suyu corba icmezse nasil guvvet gelecek bacaklarina? Tahir, ac oglum agzunu!

Tahir: Ana vallahi bogalttun ha! (Saniye kasigi Tahir’in agzina dayar.)

Yangazlar TV’de spor programini izliyor, Balim bir kosede oturmus derslerini yapiyor, Mustafa odadan cikmis telefonda konusuyordur “ Eysan Hanum, benim su aralar pek Istanbul’a yolum dusmez. Sizin vaktiniz olursa buyurun gelin gemileri gorun, sizi hem agurlayalum, hem de is gonusalum!”

Asiye camdan disari bakip kendine kendine konusuyordur “ Yok! O olmaz, sanumuza yakusmaz!”

Saniye: Sen ne gendi gendine gonusuyon yine eserikli gelun?”

Asiye: Nefes’e ne hediye alabiliriz diye dusuniim. Giz 1 sene gozu gibi bakti pasama, tesekkur etmek icun bi hediye almak sart. Tabii hastane personeline de hediye aliciz. Insanlarin az emegi yok ustunde”

Saniye: “Bak gafan calisii giz arada! Ben Tahir’imin ceyuzune fiskos takimi ordurttuydum, onu veririz!”

Asiye yuzunu eksiterek “Bisi dedun da ne dedun bilemedum ana! Koyde gelin tebrigine gitmiiz, goca doktor’a tesekkur ediiz! Trabzon Burma aliciz! Bitti!”

Mustafa konusmasini bitirmis anasiyla karisinin atismasini dinliyordur “Yoook artuk! Oldu olacak gizi istemeye de gidelum! Ya ne diisin Asiya yaa! Ne burmasi gizim yaa!”

Asiye kocasina hemen atarlanir! “ Ya ne olacaadi? Gosgoca Galeliler Borcam mi sarip verecek goca Doktor’a? Mistafaa! Sen garusmaaa bak sen gonusunca basaai baga ha basaayii!”

Mustafa : Yavaaas!

Asiye omuz silkip, sacini savurur.

Fatih: “Yenge, garusmak gibi olmasun ama abim hakli. Burma pek Nefes’in tarzi degil gibi. Ayrica, yanlis anlasulabilir..yan gozle Tahir’e bakip “Hani sanki gizda gozumuz varmus gibi “deyip siritir.

Murat: Hee! Nefes’e boyle daha modern bisiler lazim..Burma Karadeniz gelini isi, Nefes’e gelmez o.

Asiye Reis ellerini beline dayar “Ula siz ne diisiniz Yangazlar? Bi Burma gac para sizin haberunuz var mi? deyip kolundaki burmayi zarif bir tavirla oksar ve gozlerini suzer “Gayet de asil duriii!” Asiye ve altin olan her seye olan aski engellenemez!

Tahir bu atismalari gulumseyerek izlerken gpzunun onunden nikah gunlerinde Asiye’nin Nefes’e zorla set takmasi geciyordur.. Nefes nasil da guzeldir o gun! Tahir soze girer “ Yenge, Nefes sade kizdir. Alacaksan ona inci kupe falan al istersen..Daha sade bir seyler.”

Pasasina hic kiyamayan Asiye gardini indirir “Diysin? E peki madem! Yarin Guyumcu Gultekin’e gidip bisiler bakarum. Kupe gonusunda soz veremem..Ben oyle bi cift kupeyle tesekkure gidecek gadin degilim, hiic gusura bakmayun! Ama yapicim ortaya garusuk bisiler der ve gulumseyerek Tahir’e goz kirpar. “Mistafaaa! Para ver canum!”

Mustafa ic cekerek “ Oyyy Asiyaam Oyy!”

Asiye yine zafer kazanmis edayla kocasina sirnasir “ Neeey Mistafaaam Ney?”

Tahir’in basinda refakatci olarak o gece Saniye kalmistir. Tahir o gece kabus bir gorur.

Vedat Nefes, Ceylan ve Yigit’I ele gecirmis ve bir evde hapsediyordur. Evin salon duvari boydan boya akvaryumdur. Tahir akvaryumun icinde Nefes, Yigit ve Ceylan’a dogru cirpiniyordur. Nefes bir kosede cokmus kanayan agzini silip aglarken, Yigit annesinin basinda aglayip “Yine kanattin annemi! Nefret ediyorum senden! Tahir Abim gelip bizi kurtaracak gorursun! O bizi birakmaz!” diye bagiriyordur. Ceylan bir kosede cokmus korkuyla agliyordur.

Tahir sudan cikmak icin cirpiniyordur ama her tarafi kapalidir. Vedat sirtini Nefes’e donup akvaryumun onune gelir, yerde duran bidonu alir, Tahir’e o her zamanki kustah ve intikam dolu gozleriyle bakarak akvaryuma cikan merdivene tirmanir ve elindeki bidondaki zehiri akvaryuma bosaltmaya baslar.

Vedat bir yandan bidonu bosaltirken, bir yandan sarki soyluyordur.

“ Kirmizi balik golde kivrila kivrila yuzuyor!   

   Balikci Vedat geliyor, oltasini atiyor.

   Kirmizi balik dinle, sakin yemi yeme!

   Kirmizi balik, Kac! Kac! Kac!”

Vedat o igrenc kahkasiyla Tahir’in yuzune “Cehennemde gorusuruz Kucuk Kaleli! Senden kurtuldum Tahiiirrr!. Sonsuza kadar kurtuldum!”  diye bagirir. Tahir suya karisan zehirin etkisiyle cirpinarak can veriyordur.

Tahir yattigi yerden sicrayarak kalkip “Vedaaat!” diye bagirmaya baslar. “Oldurucem seni serefsizz!” Bir hisimla kendini yataktan atip, yere duser.

Tahir’in cigligina uyanan Saniye hemen ogluna kosar. “Tamam oglum, gecti oglum!” Tamam oglum! Kabus gordun Tahirim. Hadi kalk! Gel bi su ic hadi, gel!”

Saniye kosarak nobetci hemsireyi cagirir ve Tahir’I ikisi birden guclukle yatagina yatirirlar. Zor sakinlesen Tahir, gecenin geri kalaninda gozunu kirpmaz. Vedat’a olan nefreti onu henuz terk edecek gibi degildir.

Volkan ertesi sabah erken gelmistir. Tahir fizyoterapi seansiyla yorulmadan kendi seansini yapmak istiyordur. Tahir kahvalti yapiyordur, Saniye’den odadan cikmasini rica eder.

Saniye cikarken basiyla gizlice Volkan’I disari cagirir.

Volkan “ Bir sn hemen geliyorum” der ve Saniye’yi takip eder.

Saniye: “ Doktor Bey oglum, Tahir dun gece kabusla uyandi. Vedat diye bagirarak kalktu. Butun gece sinirle otudu, gozunu kirpmadu. Bu deli usak saga bisi anlatmaz ama sen belki bi ilac yazarsin diye saga diyeyum dedum”

Volkan: Tamam teyzecigim, ben bi konusayim Tahir’le duruma gore ne yapacagima bakariz.”

Saniye Volkan’a tesekkur edip, asagiya iner.

Volkan, getirdigi kolonyayi Tahir’in basucundaki komidine birakir. “Soz verdigim uzere, buyurun Tahir Bey!”

Tahir: “Ha soyle ya! Ee! Nasisun bugun?”

Volkan guler. Tahir’in bu futursuz hallerini sevmeye baslamistir. “Ben cok iyiyim, sen nasilsin?

Tahir: “Cok sukur diyelim! Bi de anam basimda riv rivlemese daha iyi olacak ama 4 4luk huzur benim bunyeye ters zaten 😊” Tahir bir yandan telefonunu kontrol ediyordur. Nefes’e dun gece Whatsapp’tan mesaj atmistir ama hala okundu gorunmuyordur.

Volkan Tahir’in ikide bir telefonunu kontrol ettiginin farkindadir ama gormezden gelir. Malum Tahir Kaleli’nin basi ozel sorularla hos degildir.

Volkan: “Laflamaya hazir misin?”

Tahir telefonu yuz ustu yatirarak, elinin altina koyar “Gonder gelsin bakalum!”

Volkan: Peki, izninle Nefes Hanim’a gelmek istiyorum. Nefes Hanim senin icin kimdir? Ne ifade ediyor? Nefes Hanim’in doktorun oldugunu biliyorum ama senin bu konu hakkinda baska fikirlerin oldugunu da biliyorum ve onlari biraz merak ediyorum.

Tahir “ Haa! Geldik zurnanin zirt dedugu yere Volkan Efendiii! Simdi ben saga Nefes benum karim diycem sen de baga deli yaftasunu basacan!”

Volkan guler” Hayir, hic oyle bir durum yok.  Bak ben sana Nefes’le olduguna inandigin iliskinin detaylarini sormuyorum. Dikkat edersen sana Nefes senin icin ne ifade ediyor diye sordum..Basit bir soru. Istemezsen yanitlamayabilirsin ama yanitlarsan ve sohbet edersek daha kolay yol aliriz, sana kalmis!

 Tahir: Basit bi soru he? Yoo, o hic da basit bir konu degil.. Ula Volkan, su an hic de tercih etmedigim bi durumda olmasam SAGA NE ULA! derdum ama neysa ki icinde oldugumun durumun farkundayum!  Bak once sunda anlasalum! Nefes benim kutsalum ve ben mahremin hakkinda konusmayi pek sevmem.”

Volkan gulumser “Istedigin kadarini anlat. Benim icin onemli olan senin paylasmak istedigin kadarini gonul rahatligiyla paylasman.”

Tahir uzaklara bakar “Peki madem.. Yuzu aydinlanir. “Benim Nefes’im oncelike Nefes Zorlu degil, Nefes Kaleli! Benim karim, yasama sebebim, sevdam, kavgam”

Volkan: Nasil biri Nefes Kaleli?”

Tahir’in gozleri uzaklara dalar, yuzune asik ifadesi yerlesir “ Yuregi altindir onun, cok gucludur, benim pes ettigim yerde pes etmez, gordugum en iyi anadur, hemnefesimdir, orman gozleriyle sana bir bakti mi ruhunu delip gecer..Umuttur o. Ha bi de berbat kuymak yapar!” 😊

Volkan Tahir’in Nefes’le ilgili inancini biraz daha irdelemek icin sorar “Nefes Hanim’la ne zaman, nerede tanistin?

Tahir guler “ Hani Star Wars’da dii ya! Cok cok uzak bir galakside….”

Volkan guler “ Sen de benim gibi Star Wars’cusun ha? Guzeel! O galaksinin adi ne peki?

Tahir: Istanbul.

Volkan: Nasil tanistiniz?

Tahir’in kaslari catilir, uzerine yine o bildik siniri coker “ Onu 8 yildir hapsedip, iskence eden Vedat serefsuzunun evinde! Abim o serefsuzla is yapaydu, is icin gitmistik, eve yemege davet etti ve hersey orada basladi.

Volkan: Vedat kim bu hikayede?

Tahir: Gorup gorebilecegun en buyuk orospu cocugu! Benim azili dusmanum, Nefes’I hapsettigi halde kocasu oldugunu iddia eden, hayatimizi zindana ceviren aleni bir orospu cocugu!” Tahir hala o gemidedir. Vedat elinde cakmakla Tahir’e nefret dolu gozlerle bakiyordur.

Volkan: Sen nasil ogrendin Nefes’I hapsettigini?

Tahir: Nefes’le tanisirken elini siktum ve elindeki morluklari gordum..Biz o gece ayrilirken Nefes Yigit’I de alip arabamin bagajina atlayup kacmis. Serefsiz biz asagida otururken sirf Nefes’in elini tuttum diye kizin parmaklarini kirmis!

Volkan duydugu bu dehset verici detaylarin hepsini not aliyordur.

Volkan: Yigit kim?

Tahir duraksar: Yigit benim Ay Isiginda Uluyan Kurdum. O serefsizin Nefes’e tecavuz etmesi sonucu dogmus bir cocuk..Tahir gozlerinde kararlilik ve hirsla “O benim evladum! Benim!” der. Bir de Ceylan var. Nefes onu Vedat’in onu bagladigi iskence masasinda dogurdu. Cocuk isitme engelli dogdu ve Vedat onu Nefes’ten yillarca sakladi.

Volkan icinden Ceylan Dr.Vedat Bey’in kizi der ve not alir: Yigit’I cok seviyorsun, ne mutlu!

Tahir aciyla gulumser: Akillidir benim oglum, cesurdur! Yigit tonlamasiyla “Onu kim sevmez ki ya!” derken gozunden bir damla yas akar.

Volkan Tahir’in duygu denizlerine cok dalmadan devam etmesini istiyordur cunku bir sonraki konu icin enerjisine ihtiyaci vardir.

Volkan: Tahir Dr. Vedat Bey’in olen esinden Ceylan adinda bir kizi var ama cocuk isitme engelli degil.

Tahir sasirmistir: “Ne diisin? Ceylan duyuyor ha!

Volkan: Evet, hatta ben senin Ceylan’la tanismanin faydali olacagi inancindayim. Realiteye daha cabuk adapte olmani saglar.

Tahir: Tamam, hemen!

Volkan: Ben Vedat Bey’le konusacagim. Simdi, nasil biri senin Vedat?

Tahir’in gozunu bir anda nefret burur, soluksuz anlatmaya baslar “ Psikopat! Serefsiz! Gozumu kirpmadan oldurecegum biri! Nefes’ime 8 yil iskence etti, tecavuz etti, Nefes kactiktan sonra pesimizi birakmadi, Nefes’I kacirdi, oldurmeye kalkti. Yigidimin velayetini ona kaptirduk! Tam ondan kurtulduk derken…Tahir durur.

Volkan: Devam et lutfen.

Tahir: Nefes ve Yigit’I o serefsizden kacirmak icin Rusya’ya kacirirken gemime binmis, gemiye benzin doktu , cocuklarla birlikte gemiyi yakmakla tehdit etti, Nefes’e elimi kolumu baglatti ve beni gemiden atlamaya zorladi. Ben atladum ve gozumu burada actum!

Tahir’in sarsildigi Volkan’in gozunden kacmaz.

Volkan: Su an nasil hissediyorsun?

Tahir ellerini basina goturup saclarini karistirir “ Karman corman! Dune kadar bir gemiden atlamis, denizin dibini bulmus bir adamdum. Su an bir hastane yatagunda ayaga kalkmaya calisiyrum. Karum yanimda ama karum degil, ailem yanimda, Vedat iti bile burada ama ayni Vedat degil..Gerci ondan henuz emin degulum, onu es gecelum! Kesin bi itligi vardur onun yine ve ben onu bulurum!”

  

Volkan not aldigi defteri elinden birakip koltugunu Tahir’in yanina ceker.

“Tahir, bazen aklimiz karisir ve realiteye degil, inanmak istedigimize inaniriz. Kendimize ve baskalarina zarar vermedigimiz surece neye inandigimizin da pek bir onemi yok aslinda. Insanlar Tanri’ya inanir ama onu goren var mi? Yok! Reenkarnasyon’a inanirlar, baska bedenlerde defalarca dogduklarina. Kaniti var mi? Yok! Uzaylilara inanirlar ama henuz bir alien goremedik degil mi? Bu da boyle birsey. Inanc kisiseldir ve kisinin inancini sadece kendisi sorgulayip, isterse degistirebilir. Sorun inanmakta degil de, inancina koru korune bagli olmakta ve onu sorgulamamakta. Inanclarimiz bizleri esir etmemeli, bizi ozgurlestirmeli. Kisiyi ozgur kilmayan inanc obsesyona, fanatizme, paranoyaya ve daha otesi sizofreniye sebep olabilir. Senin anlayacagin bu inanc meseleleri o kadar da hafife alinacak seyler degil.

Insan neye ve ne kadar inanacagina dikkat etmelidir. Bu insan olarak kendimize karsi sorumlulugumuzdur. Sen kendini inancinda ozgur ve mutlu hissediyor musun?

Tahir Volkan’I dikkatle dinlemistir “ Bak Volkan, Nefes ve Yigidim bir ruyaysa bile benim omrumde gordugum en guzel ruya! Bana kanat takan, nefes aldiran ruya. Onlarin kalbi ve ruhu, benim kalbim ve ruhum! Bu konudaki inancimi inan hic bir sey degistiremez.!”

Volkan: Sen Nefes Hanim’la bundan 1 yil once tanisip, asik olup evlendigine inaniyorsun. Tamam! Ne mutlu sana! Seni her ne mutlu ediyorsa, sana ve baskalarina zarar vermedigi surece bir sakincasi yok. Ama altini cizmek istiyorum! SANA ve BASKALARINA zarar vermedigi surece. Realiteye baktigimizda ise sen ve Nefes Hanim evli degilsiniz. Ama evli olmaman askina engel degil! Sen asiksan yine asiksin! Sen yeter ki olduguna inadigin askini bile sorgulamaktan korkma! Ona bile koru korune inanma!

Tahir: Tamam..da ben askimi hic sorgulamam. Ben net adamim, hissediyorsam hissediyorumdur, yoksa yok!

Volkan: Eger bu kadar kendi duygularina hakimsen sorun yok. Benim dusuncem, senin bu halinin akisa birakilmasi yonunde. Anlayacagin, sen deli degilsin Tahir! der ve guler. Ancak, su Dr. Vedat Bey meselesini bir cozmen lazim. O konuda sana tavsiyem, bu yeni tanidigin kisiyi on yargisiz ve tarafsiz bir gozle gozlemleyip, degerlendirmen. Geleni kabul edecek ve onunla basa cikacak kadar guclusun sen!  

Tahir: O konuda soz veremem! Ben aptal degilim Volkan! Bulundugum dunyanin, geldigum dunya olmadigini biliryim! Ama benim Vedatla ilgili hislerim cok taze! Nasil her gordugumde Nefes’e carpiliysam, Vedat’I da her gordugumde carpmak istiyrim! Anlatabildum mi?”

Volkan: Anlattin, sahane anlattin! Ama iste bu durum biraz sakat! Tahir, sen istedigine inanmakta serbestsin ama yeter ki icinde yasadigin realiteyi goz ardi etmeden yap bunu. Bugun Nefes ve Vedat dusman degil, iki doktor meslektas. Vedat Bey de iskenceci bir mahluk degil! Haa! ben sana nasil yardimci olabilirim? Bu yolda sana yardimci olmasi icin ilac yazabilirim. Bu ilac hem sinir uclarini tedavi edecek, hem de senin gununu daha rahat ve sakin gecimeni saglayacak. Gerisini sohbet ederek cozecegiz.

Volkan devam eder… “Bak arkadasim! Insan evladi icinde bulundugu ortama adapte olmadan yasayamaz. Mevsimlere adapte oldugumuz gibi, kosullara da adapte oluruz. Olamiyorsak da degistirmek icin cabalariz ve adapte olacagimiz kosulu yaratiriz. Sen su an bir adaptasyon doneminden geciyorsun..O kadar! Belki kosullara ayak uyduracaksin, belki de onlar sana ayak uyduracak. Yeter ki icinde yasadigin realiteyi unutma! Sen askerdeyken vuruldun, komaya girdin ve 1 yil sonra gozunu actin! Su an yasadigin realite bu!

Bu arada, unutmadan! Sen aska inanmaya devam et arkadasim! Ask su alemde inanmamiz gereken tek sey!

Tahir etkilenmistir “ Anladum! Hepsini anladum! Volkan sen hic fena degilmissun haa! Sagol!”

Volkan: Sen ise harikasin Tahir! Cok sagol vaktin icin! Yine gorusecegiz! der ve Tahir’in elini sikar.

Tahir: Kismet Doktor, kismet.

Volkan ciktiktan sonra Tahir arkasina yaslanir. Volkan’la konusmak onu rahatlatmistir. Evet, belki Nefes karisi degildir ama bu Tahir’in askina engel degildir. Tahir asla pes etmeyecektir. “ Seni bin kere de tavlamam gerekse, binine de eyvallah ula! “ der. “ Ben sana bir soz verdum Nefesim! Bize ayrilik yok! Sen beni istedigin surece benim yerim senin yanin!”