Thursday, July 5, 2018

SAK PARALEL EVREN 21. BOLUM - SWAY



Nefes yattigi yerden tavani izleyerek Tahir’in ilan-I ask’ini dusunuyordur.

 “Offf! Kafayi yiyecegim!” diyerek yataktan kalkar. Su almak icin mutfaga gider ve kendi kendine konusmaya baslar.

Peki sen niye optun onu Nefes? 1 yildir emek verdigin Tahir’in bu yogun ilgisine mi kapildin yoksa? Adami tanimiyorsun bile! Adam atarli giderli delinin teki! Tamam, kabul! Cok merhametli, Yigit’e karsi cok yumusak ve babacan..Iyi biri oldugu her halinden belli ama Deli Tahir’e tutulman icin bir sebep yok. O ve sen cok farkli insanlarsiniz. Ortak bir yonunuz yok. Sen yarin opera izlemeye gidersin, o horon oynar. Sen tatile Paris’e gidersin, o yaylaya cikar. Sen risotto yersin, o karalahana sarmasi. Bu ne onu kotu yapar ne de seni..Sadece farklisiniz!

Kabul edelim ki Tahir sana her yaklastiginda sana bir haller oluyor. Adamdan etkileniyorsun, hic kivirma! Iste sakat olan da bu! Sen dune kadar hastan olan, sana asik uyanan, hezeyanlari olan bir adamdan etkileniyorsun! Bu adam bugun yarin askerde basina geleni hatirlayinca seninle ilgili aklinda buyuttugu her sey de bitecek elbette. Cunku o da seni tanimiyor! Tahir de zaten su an iyilesme asamasinda ve onun da akli cok karisik. Ona da yazik, gunah. Aklini basina devsireceksin Nefes! Mesafeni koyacaksin, hormonlarina soz gecireceksin ve Tahir’le sadece arkadas olacaksin. Tahir’e de gidip aynen bunlari soyleyeceksin ki o da umitlenmesin. Bu konu burada kapanmistir!

Nefes sabah Yigit’I okula goturmek icin Kaleli Konaginin yolunu tutar. Dun geceden sonra Tahir’le karsilasmak istemiyordur ama Tahir’in ilan-askindan sonra Nefes’in de ona soyleyecegi bir cift laf vardir.

Nefes Kaleli Konagin onune cektiginde Tahir ve Yigit disarida onu bekliyordur.

Nefes arabadan inip kendisine kosan Yigit’e sarilir. “ Gunaydin findik faresi! Nasiliz bugun?”

Yigit: “Sabah seni goremeyince cok uzuldum ama hemen Tahir abim geldi, oynadi benimle. Sen burda kalmican mi?” diyerek dudak buker.

Nefes: “Benim evim var birtanem! Bir gun seni benim eve de goturecegim tamam mi? Bende de kalacaksin”

Yigit: “Tamam! Balim da gelcek mi? Tahir Abim de gelcek mi?”

Nefes gozunun ucuyla Tahir’e bakar. Tahir sessizce onu izliyordur. “ Asiye Teyzen’den izin aliriz Balim da gelir tabii!” deyip Tahir hakkinda yorum yapmaz. Tahir yapmasini beklemiyordur.

Tahir: “Hayde bakalim, okula!”

Nefes Yigit’I arka koltuga oturtup kemerini baglar. Tahir Yigit’in sirt cantasini ve beslenme cantasini arka koltuga atip, Nefes’in yanina gecer ve oturur.”

Nefes arabaya biner ve “Senin bizimle gelecegini bilmiyordum..Yani biliyordum da, arabamda gelecegini bilmiyordum” der.

Tahir Nefes’e doner “ Cocuk okula gec kaliy, gidelum! “ der.

Okula vardiklarinda Tahir’in sirtinda Yigit’I cantasi, bir elinde Yigit’in beslenme cantasi , Yigit’in bir eli Tahir, bir eli Nefes’te olarak ailecek sinifa girerler.

Yigit bugun daha havali bir giris yapmistir.

Sinif arkadaslari kapiya donup bu devasa adami gorduklerinde saskinlikla Yigit’e bakarlar. Tahir ve Nefes Yigit’I sirasina getirip oturtur.

Tahir: “Cikart bakalim defterini kitabini Yigit Kaptan! “ der gulerek.

Nefes Furkan’i gorur ve cocugun ona tirsarak baktigini gorunce sirin bir sesle “ Naber delikanli? Iyi misin bugun?” diye sorup iki parmagini gozune goturup tekrar cocuga yoneltir.

Tahir konuyu bildigi icin Nefes’e egilip “Utanmiisin di mi el kadar cocukla ugrasmaya?” der.

Nefes “Karisma sen!” der.

Tahir: “ Oy nenem! Patlayici madde, atesle yaklasmayun diysin!” deyip siritir. Nefes “ Yerse!” der gibi bakar.

O sirada ufak bir kiz cocugu Nefes’e yaklasip utanarak “ Siz evli misiniiiiiz?” diye sorar.

Nefes ve Tahir birbirlerine bakarlar. Tahir’in yuzu duser. “Evliydik!” diye dusunur.

Nefes gulumseyerek “Degiliz guzelim. Biz arkadasiz!” der.

Kiz etegini bukerek “ Hiiiii! Annadiiim! Boyfriend’in yani!” der ve butun cocuklar gulmeye baslar.

Nefes “Siz bu yasta boyfriend falan biliyor musunuz yaa? “

Kiz “ Biliyoruz tabii. Cok yakisiyosunuz! Boyfriend’in de cok uzunmus !” deyip hayran hayran Tahir’e bakar.

Tahir gulerek “ Sen ne tatli seysin oyle, agzindan da bal damliy!” der.

Nefes durumu toparlamak icin “ Guzelim, biz sadece arkadasiz, boyfriend girlfriend yok, tamam mi?!” deyip akabinde Yigit’e egilip “ Birtanem! Simdi biz biraz gidip okul muduruyle konusacagiz. Sana iyi dersler. Yemegini mutlaka bitir, cikolata da yok, tamam mi?” der.

Tahir’de diz cokup “ Aslanim! Dersini iyi dinle, aksama sorucam .” deyip Yigit’I oper.

Yigit iki kolunu ikisine birden atip sarilir ve her birinin yanaklarindan oper.

Tahir: “Ohhh! Kurban olsun Tahir Abin sana” derken Nefes:” Kuzum benim, birtanem!” der ve Yigit’e el sallayip siniftan cikarlar.

Mudur’un odasina giderken Tahir siritiyordur.

Nefes: Siritma!

Nefes ve Tahir okul muduruyle konusurlar. Yigit basarili bir ogrencidir, zekidir, cok caliskandir, lider ruhludur ama cogu zaman arkadaslari bahcede oynarken bir kosede kendi kendine oturuyordur.

Mudur: “Yurt’ta kalan cocuklarin ilgiye, sefkate cok ihtiyaci var. Yigit de bunu bulursa cok daha hizli ilerler, icine kapanikligini atar, oz guveni yerine gelir. Biz burada her ogrencimize ilgi gostermeye calisiyoruz ama takdir edersiniz ki ogretmenler de tek tek hepsiyle ilgilenemiyor” der.

Tahir: Bizim de niyetimiz zaten Yigit’e sahip cikmak, onu birakmaya hic niyetimiz yok!”der.

Mudur: Buyuk sevap islersiniz! Bu hayatta her cocugun esit haklara sahip olmasi gerekir ama gelin gorun ki bu yavrucak daha bebekken hayata 1-0 yenik baslamis. Onun elinden ne kadar tutarsaniz o kadar iyi” der.

Nefes: Okulda Yigit gibi baska cocuklar da var mi? Yurt’tan gelen?

Mudur: Evet. Onlari farkli siniflara bolusturduk, diger cocuklarla da kaynassinlar diye” der.

Nefes: Peki, anne babasi olan cocuklarin Yigit gibi cocuklara yaklasimi nasil sizce? diye sorar.

Tahir Nefes’in konuyu nereye getirecegini biliyordur ve ters birsey soylememesi icin Nefes’in gozunun icine bakiyordur.

Mudur: Benim kulagima buyuk bir mesele gelmedi. Cocuklar bazen cok acimasiz olabiliyorlar ve arada tek tuk vukuatlar oluyor ama biz butun cocuklara esitligi, merhameti ogretmeye calisiyoruz. Tabii evlerde ana babalari nasil egitiyor bilemiyoruz” der.

Nefes: Ben Cocuk Esirgeme ile yakin calisiyorum. Once onlarla konusmam lazim ama bir gun Yigit’in sinifini Cocuk Esirgeme’ye goturup o cocuklarin oradaki yasamlarini gormelerini istiyorum, siz ne dersiniz buna?” diye sorar.

Mudur: Cocuklarin bilinclenmesi acisindan cok iyi olur. Yurt’taki cocuklarla ne kadar kaynasirlarsa hic farkli olmadiklarini ogrenirler. Bence de bu cok iyi bir fikir.” der.

Nefes: Tamam o zaman. Ben size geri donecegim, vaktiniz icin cok tesekkur ederiz.” der.

Tahir: “Bundan sonra beni burada siklikla goreceksiniz Mudur Bey.” der ve cikarlar.

Tahir Nefes’in koluna girmis yavas yavas arabaya yururken “ Hayranim su zekana!” der.

Nefes “ Ben Yigit’in sinifindaki gibi cocuklardan hayatim boyunca cok gordum Tahir..Bu cocuklar merhameti, esitligi ve saygiyi ne kadar erken ogrenirlerse o kadar iyi! Kimse Yigidimi hor goremez, hic bir yetim, oksuzu hor goremez!” der.

Tahir durur: “Yigidim mi dedun sen?” diye sorar siritarak.

Nefes: Oyle dedum! “ 

Tahir gulumseyerek  “ Sen onu ne guzel dedun “ der ve arabaya binerler. Nefes Tahir’I eve birakirken, Tahir aralarinda hala konusulmamis olan konuyu daha fazla ertelemek istemez ve konuya Tahirce ama cok sakin bir giris yapar.

Tahir: Cevabin ne?

Nefes: Ne?....Neye cevabim ne?

Tahir: Baga cevabin ne? Baga karsi hislerin oldugunu kabul ediymisin, etmiy misin?

Nefes ani bir hareketle arabayi saga ceker.

Tahir : “Ula! Yavas!”

Nefes Tahir’e doner “ Dun gece geldin, bana resmen ilan-I askta bulundun, beni optun ve gittin! “

Tahir: “Ayynen oyle ettum! Cevabin ne?”

Nefes Tahir’in yuzune kararlilikla bakip “ Tahir bir an senden etkilendigimi ve bu yuzden optugumu inkar etmeyecegim! Senden hala etkileniyorum! “

Bu sozleri duymak Tahir’I cok mutlu etmistir. Mutlulukla gulumsemeye baslar.

Nefes devam eder” Ama senden etkileniyor olmam her seyi cozmuyor. Sen komadan adimi sayiklayarak uyandin, evliyiz dedin bir yigin hikaye anlattin ama sen askerde yaralanip komaya girdin. Bugun yarin hafizan yerine gelince benim aslinda esin olmadigimi ve bana asik olmadigini da hatirlayacaksin! Ben senin iddia ettigin duygularina guvenip kendimi sana kaptiramam Tahir!

Tahir: Cok bos yapaysun! 

Nefes: Dur, henuz bitirmedim! Ayrica biz seninle bambaska insanlariz. Bambaska zevklere sahibiz, bambaska gecmislerden geliyoruz. Sonu tartismayla bitmeyen hic bir konusmamiz yok, yapi olarak farkliyiz, tarz olarak farkliyiz.

Tahir: Ha bak onu dogru dedun ama tarz, gecmis cok mu onemli? Tartisiyriz de birbirimizi mi kiriyriz? Ben inadim, sen de umutsun da! Bu kadar basit!

Nefes: Umut muyum?.. Neyse! Senin icin olmayabilir ama bu bahsettiklerim benim icin onemli. Benim icin ayni zevklere ve benzer gecmislere sahip birisiyle olmam onemli!”  Nefes biraz da zorlanarak aci ilaci Tahir’e verir.

Nefes : “Uzgunum ama sen…sen o degilsin Tahir! Sen benim gonulumu verecegim kisi degilsin! Daha fazla bu konuyu uzatip sana umit vermek istemiyorum. Kapatalim artik bu konuyu olur mu?”

Ne? Tahir duyduklarina inanamiyordur. “Gonlumu verecegim kisi degilsin mi? Ne diysin sen Nefes? “ Isyanla “ Ha beni kendine layik mi gormiysin sen? Dogru mu bu Nefes?” der. Kendini Tahir’e layik gormeyen Nefes’ten, Tahir’I kendine layik gormeyen Nefes’e..Vay Ula! Bunlari da mi duyacaktin Tahir! der icinden.

Nefes: Hayir, hayir oyle birsey demedim!

Tahir: “Yoook! Ben anladum! Sen hic zahmet etma! Tamam hadi kapandi bu koni! Gidelum!...Haydeeeee!

Nefes: Bana bakar misin lutfen?

Tahir kirgindir, Nefes’in yuzune bakmaz “ Hayde dedim Nefes! Hayde!”

Nefes sinirle “Seninle konusmak bazen imkansiz!” der.

Tahir ” En azindan ben karsimdakini rencide etmiyrim! diye tersler.

Nefes: “Ben seni rencide etmedim! Sana kotusun veya bana layik degilsin demedim! Sadece farkliyiz ve birbirimize uygun degiliz dedim. Saraylarda mi buyudum de seni hor goreyim? Ask olsun Tahir!”

Tahir bagirir “ Ya ne dedin peki? Sen beni tanimadan, bilmeden nasil “Sen o degilsin!” dersin? Sen nasil….nasil..Eeehhh!... Neysa! …Sur hayde!” der ve birden Nefes’e doner.

Tahir sinirle ” Ben saga sevdaluyum kizim! “der ve Nefes’in elini alip kalbine goturur “Bak! Duyiymisin nasil capriy? Bu yurek seni ne zaman gorse boyle capriy ve bunu ne sen, ne hafizam ne de cihan ustume gelse degistiremez! Benim icin tek gercek bu Nefes! Gecmisin benim icin hic bir zaman onemli degildi, simdi de degil. Benim icin tek gercek beni saga olan sevdam!” der.

Nefes Tahir’in hizli atan kalbini avucunun icinde hissediyordur. Karsisinda askla, tutkuyla cirpinan bu guzel adama karsi kendisini acimasiz bir zalim gibi hissediyordur ama kendisine sadik kalmalidir. “ Ikimizin de hayri icin bunu simdi, burada bitirmem gerekiyor” diye dusunur . Tahir’in yuzune bakar ve buyuk bir kararlilikla “ Bundan sonra sadece Yigit icin gorusmek istiyorum seninle. En iyisi bu!” der.

Tahir baka kalir ve hayalkirikligiyla Nefes’in elini birakir. Gozlerinde derin bir hayalkirikligi ve uzuntu vardir.

Tahir basini one eger, gozyaslarini yutar ve “Eyvallah Ula! Ben saga once de soyledim. Senden ne gelirse gelsin basim gozum ustume!” der.

Nefes cok uzgun bir sesle “ Tahiir!” der.

Tahir Nefes’e bakmaz. “ Hayde sur..Daha fazla ne sen uzul, ne de ben.”

Yolun geri kalanini sessizlik icinde tamamlarlar. Nefes Tahir’I eve birakip, arabadan hic inmeden yola devam eder. Nefes cok uzgundur. Tahir’I uzdugu icin, kalbini kirdigi icin uzgundur ama “Eserikli ve yarim hafizali bir adamin duygularina bel baglamayacagim, bunu kendime de ona da yapmayacagim “der.

Tahir, Nefes gittikten sonra odasina cikar, kapisini kapatir ve bir zamanlar Nefes’in dizine basini koydugu yataga oturup, Nefes’in oturdugu tarafta elini gezdirir. Bir zamanlar yasadigi 8 yillik iskenceye, tum travmalarina ve acilarina ragmen cesaret edip Tahir’e asik olan Nefes, hic bir travmasi, yarasi, derdi olmadigi halde sadece farkli olduklari icin ve Tahir’in askina inanmadigi icin onu istemiyordur. Tahir’e biraz olsun inanmaya ve onu tanimaya dahi cesareti yoktur.

Tahir “ Zorla guzellik olmaz! Benim sevdam seni esir etmeyecek dedum! Senden ne gelirse gelsin basim gozum ustune dedum! Ben kalbime tas basarim, sen iyi ol da!”


Salih “Ne diyorsun kizim sen? Bunu bugune kadar neden anlatmadin bize? Kim lan bu herif? Ben onun canina okumaz miyim simdi?” diye bagiriyordur.

Nefes: Abi iste anlatiyorum. Beni merak etme, ben iyiyim. Buradaki dostlarim bana cok yardimci oldular.

Salih: Kimmis o dostlarin? Burada ailen dururken sana elalem mi yardimci oldu? Teessuf ederim ya Nefes!

Nefes: Sanki bugune kadar buraya cok gelmis gibi atarlanma bana Salih!

Salih: Laf cakma lutfen Nefes! Keyfimizden gelmemezlik etmedik! Kim o dostlarin?

Nefes : Mercan ve Kaleliler.

Salih : Kaleliler…Tahir Kaleli’nin Kaleliler’i mi?

Nefes: Sen nerden biliyorsun Tahir’i?

Salih “ Bekle bakalim” der ve bilgisayardan bir dosya acar “ Tahir Kaleli, Surmene Trabzon. Lakabi Deli Tahir. 4 kardesler, babalari genc yasta olmus. Surmene’nin varlikli ailelerinden. Gemicilik sirketleri var. GBT’si temiz. Askeri psikiyatri raporlari temiz. Askerligini doguda yapmis. Bekar, hic evlenmemis. Kredi borcu yok. Trabzonsporlu.”

Nefes: Yuh! Sende ne ariyor bu bilgiler?

Salih: Sen Perus’u arayip komadan cikan hastam bana asik uyandi deyince o da telaslanip seceresini dokturmus adamin. Ne oldu o durum? Kafasi duzeldi mi?

Nefes: Kismen.

Salih: Ha tam duzelmedi ama bu herif ve ailesi hala etrafinda oyle mi?

Nefes: Onlar benim 1 yildir tanidigim dostlarim Salih! Cok iyi insanlar, Tahir de artik hastam degil. Kendisini taburcu ettik.

Salih: Peki bakalim kizim, oyle olsun! Simdi bana su herifin tum bilgilerini gonder, ben bi cekeyim bakayim kenara!

Nefes: Salih adam inkar etmis her seyi..Basini belaya sokma. Bu anlattiklarimin hicbirini de Perus’a anlatma!

Salih: O henuz belayla tanismadi Nefes! Benim kardesimi tehdit edecek, evine girecek adamin anasini aglatirim! Simdi bir toplantiya girmem lazim..Benden haber bekle. Operim”

Nefes: Tamam optum der.

Nefes Salih’e guveniyordur. “Aman yaa doverse dovsun bana ne!” der icinden. Adami bir iki hirpalasin da akli basina gelsin diye dusunur. E-mail ile Murat Sonmez’in tum bilgilerini yollar.

Nefes eve gidip ustunu degistirir. Yigit’I okuldan Tahir ve Murat almistir. Nefes’in yarin konaga gitmeye niyeti yoktur. Yigit’I ders girisi oncesi gorur, oper koklar giderim diye dusunur. Zaten bir kac gune Yigit de yurda donecektir.

Kivanc’a mesaj atarak gidecekleri yeri bildirir ve saat 7’de bulusmak uzere sozlesirler.

Nefes ustune ucuk mavi pileli bir etek, kolsuz, krem ve ucuk mavi renklerde monochrome bir ipek bluz giyip ayagina arkasi acik topuklu ayakkabilarini giyer, sacini, makyajini yapip cikar.

Bugun olanlardan sonra Kivanc’la bulusmaya pek enerjisi yoktur ama Kivanc’in yuksek enerjisinin kendisine iyi gelecegini dusunuyordur.

Kivanc: Merhaba Nefes! Seni tekrar gormek ne guzel diyerek Nefes'in yanagina bir opucuk kondurur ve " Lutfen buyurun hanimefendi" diyerek  Nefes’e yol verir.

Nefes: "Tesekkurler, seni de gormek guzel."

Gecip bir masaya otururlar.

Kivanc: "Cok guzel gorunuyorsun! Hatirladigimdan da goz alicisin."

Nefes: "Cok naziksin! Sen de cok hos gorunuyorsun der."

Garson gelip menuyu birakir.

Kivanc: “Kahve yerine birer kadeh sarap almak ister miydin? Ikimiz de araba kullaniyoruz ama 1 kadehten birsey olmaz”

Nefes: “Hay hay!, benim de ihtiyacim var zaten. Ben bir kadeh Rose alayim o halde.”

Kivanc:” Yaninda ortaya bir peynir tabagi da alalim mi? Sarap aglamasin!” der gulerek.

Nefes guler. “Elbette” .

Garson geldiginde Kivanc siparisi verir ve Nefes’e doner. Gun hafiften batmaya baslamistir ve Kivanc’in mavi gozleri batan gunesin yuzune vurmasiyla daha da parliyordur. Kivanc buz mavisi bir keten gomlek ve altina krem rengi kanvas bir pantolon giymistir. Rahat ama klas bir tarzi vardir. Nefes ve Kivanc goruntu olarak da cok uyumlu gorunuyorlardir.

Kivanc: Nasil geciyor gunlerin? Komadan uyanan hastan ne durumda?

Nefes icinden” Bahsettigin ilk konu Tahir olmali miydi?” diye dusunur. Bu Tahir Nefes’in pesini ne zaman birakacaktir?

Nefes: “Gayet iyi bir ilerleme kaydediyor. Kisa surede tek basina yuruyecek hale gelir. Senin projen ne durumda?”

Kivanc: “Biz de ilerleme kaydediyoruz ama bazi prosedurler isi yavaslatiyor. Haftaya Istanbul’da bu meselelerle ilgilenmem gerekiyor. Sen siklikla Istanbul’a gidebiliyor musun?”

Nefes : “Bazi haftasonlari gidiyorum. Abim ve Teyzemi goruyorum. Eski arkadaslarla buluyorum. Ancak yasadigin yer neresiyse bir sure sonra oraya adapte oluyorsun ve oraya odaklaniyorsun.”

Kivanc:” Istanbul’a donmeyi dusunuyor musun peki? “

Nefes duraksar.  24 saat icinde 2. kez karsilasiyordur bu soruyla. “ Su an icin buradan memnunum ama ben de sonsuza kadar burada yasayamayacagimin farkindayim. Bir gun mutlaka Istanbul’a donecegim. Sen ne zaman donuyorsun?”

Kivanc: “Projeyi bir kac aya kadar bitirip devredecegiz. Ondan sonra kendi hayatima geri donecegim. Ama bu sure icinde Volkan, Mercan ve seninle vakit gecirmeyi cok isterim. Seni daha yakindan tanimak istiyorum Nefes” der ve guler. 

“Kulaga biraz caresiz gibi tinladigimin farkindayim ama konu o degil, guven bana. Ben birisini ya begenirim, ya begenmem. Senden cok etkilendim! Cok buyuleyicisin! Ayni muhitten ve cevreden olmamiza da cok sevindim. “

Kivanc masaya dogru egilerek “ Nefes, ben cok net bir adamim. Hayatimda hic kimse yok. Olsa sana boyle yaklasmazdim. Bu konuda bana guvenebilirsin! Sen de istersen seninle daha cok gorusmek istiyorum ve beni tanimani istiyorum..Ne dersin? Sansim var mi?” diye sorar.

Nefes karsisinda Yunan Tanrisi gibi oturan bu kibar, nazik ve niyetini acikca belli eden adama hayir demek istemiyordur. Kivanc es gecilmeyecek kadar hos biridir. Birlikte vakit gecirerek onu daha iyi tanimak iyi bir fikirdir. Hem aklini da Tahir’den almis olur.

O sirada saraplari ve peynir tabagi gelir.

Kivanc kadeh kaldirir “ Yeni arkadasligimiza…ve umuyorum daha ilerisine!”

Nefes: “Yeni arkadasligimiza! “

Kivanc  NYU’da Endustri Muhendisligi okumustur. Genc yasinda uluslararasi bir firmanin departman direktorlugune gelmesinin sebebi budur. Kivanc’in 2 yil icinde VP, 5 yil icinde ise CEO olmasi bekleniyordur. Gelecegi cok parlak bir yoneticidir.

Sohbet ederken pek cok ortak yonlerini kesfederler. New York Grand Central’daki deniz urunleri restoranini, Soho’nun bohem ortaminda kahve kitap esliginde saatlerce oturmayi seviyorlar, Roma’nin en iyi Gelato’cusunun Gialotti oldugu konusunda hemfikirdirler. Ikisi de Kadikoy’lu olmanin gerektirdigi gibi Fenerbahceli’dir. Kalamis Divan’da mac izlemek sevdikleri bir Fener’li gelenegidir. Moda’daki cay bahcelerinde kahvalti yapmak cok keyiflidir. Film, muzik, dans, seyahat…Bu ikili ayni kumastan bicilmis gibidir..

Aksamlari kahkahalarla geciyordur. Kivanc cok esprili adamdir. Butun gece bir kez bile telefonuna bakmamis, ilgisini Nefes’ten hic cekmemistir.

Kivanc: “ Trabzonlular efsane insanlar. Gecenlerde yolda yururken yasli bir teyzeye kolum carpti. “ Pardon hanimefendi!” dedim..Bana dondu, sert bir ifadeyle “Hanfendu anandur, terbiyesuz!” deyip azarladi. Kibar oldugum icin firca yedigim ilk yerdir Trabzon!” deyip guler.

Nefes: “ Ahahah! Ooo! Bu daha ne ki? Sen burada kaldigin surece daha neler kesfedeceksin. Ben 2 yilda bir omurluk hikaye biriktirdim.”

Kivanc durup Nefes’e bakar.

Nefes: “ Ne oldu?”

Kivanc: “Nefes, ben bu haftasonu Istanbul’a gidiyorum. Sen de gelsene, Bogaz’da bir yemek yiyelim. Sen de ozlemissindir diye tahmin ediyorum.” deyip, gulumser.

Nefes’e bu fikir hic de fena bir fikir gibi gelmemistir. “Bu gecenin sonunda hala gorusecek oldugumuzu soyledigimi hatirlamiyorum ama” der tatlilikla gulumseyerek.

Kivanc: “Hmmmm! Zorlayacagum oni diysin!” diyerek guler.. Eh! o halde ben de gorusmemizi garantilemek icin bir kac hunerimi gosteririm artik, ne yapalim” der.

Ickilerini icerlerken fonda eglenceli bir dans muzigi calmaya baslamistir. Gozlerden uzak olan bu restoran Trabzon’lularin ugrak yeri degildir. Buraya genelde turistler geliyordur. O yuzden mekanin dekoru ve ambiyansi yabanci turistler icin tasarlanmistir.

Muzik calarken Kivanc birden ayaga kalkip, Nefes’in yanina gelir “ Hanimefendi, sizi ikna etme calismalarim an itibariyla baslamistir. Bu dansi bana lutfedip hunerlerimi gostermeme imkan verirseniz hem bana hem de, bence, kendinize bir iyilik yapmis olursunuz!” der espriyle.

Nefes gulerek, tek kasini kaldirir ve “Diysin?” der.

Kivanc melodik bir tonla “ Hadiii! Herkes bize bakiyooor.. Karizmami cizdiriyorsuuun.” der.

Nefes guler. Etrafinda yabanci ciftler dans ediyordur. Gulerek, Ingilizce “ It better be worth it!”( Umarim deger) der.
Kivanc: “ You won’t be sorry, I promise! ( Pisman olmayacaksin, soz veriyorum) der ve goz kirpar.

Michael Buble Sway’I soylerken Kivanc Nefes’I dondurerek dans etmeye baslar. Etraflarindaki ciftler bu goz alici genc cifte imrenerek bakiyordur. Kivanc ve Nefes nese icinde dans ediyordur.

Kivanc kasli kollariyla Nefes’I belinden sikica kavramis ve bedenini kendi bedenine yapistirmis dansederken basini Nefes’in basina yaslamis, sarkiyi kulagina Dean Martin’I taklit ederek soyluyordur. Nefes surekli kikirdiyordur.

“ When marimba rhythms start to play
Dance with me, make me sway
Like a lazy ocean hugs the shore
Hold me close, sway me more” ( Norman Gimbal / Sway)

Nefes kendisini surekli gulduren bu yakisikli adamdan cok etkilenmistir. Uzun zamandir ilk defa kendini bu kadar cekici, bu kadar rahat ve bu kadar ozgur hissediyordur.

Daha sonra yasli bir beyefendi yaklasarak Ingilizce “ Bu tatli lady ile ben de dans edebilir miyim?” diye sorar. Kivanc:” Ona lady karar verir!” der. Nefes nazikce yasli adamin onunde reverans yapar ve dans etmeye baslarlar. Kivanc da adamin yasli esini alarak dans etmeye baslar. Dansin sonunda yasli adam Nefes’in elini opup, tesekkur eder. Adamin esi de masasina gecmeden Nefes’in kulagina egilip Kivanc icin “ Sakin kacirma bunu! Tam bir beyefendi” deyip gulumser.

Nefes uzun zamandir ilk defa bu kadar keyifli vakit gecirmistir. Kendi kulturu, kendi gecmisi, kendi zevklerine ortak, nazik oldugu kadar dehset yakisikli olan bu adamla vakit gecirmek ona cok iyi gelmistir. Kivanc her yonden cok cekicidir!

Gece bitip evlere dagilma zamani geldiginde Nefes arabasinin anahtariyla kilidi acar ve Kivanc Nefes’in arabasinin kapisini acar.

Kivanc: “Ne diyorsunuz Doktor? Teshisiniz nedir?” deyip goz kirpar.

Nefes Kivanc’in cevabi merakla bekleyen celik mavisi gozlerine bakarak gulumser ve “ Bogaz’da nereye goturmeyi dusunuyorsun beni?” diye sorar.

Kivanc gururla gulumser: “Cumartesi aksami 8’de Lacivert uygun mu? Seni gelip evden alirim.”

Nefes: “It’s a date!”

Kivanc gulerek “It’s a date! “der ve Nefes’I arabasina bindirmeden once Nefes’in iki elinden tutarak, egilip yanagindan oper. “ Bu aksam icin cok tesekkur ederim Nefes. Seninle vakit gecirmek cok guzeldi..Cok yakinda gorusecegiz” der.

Nefes gulumseyerek arabasina biner ve eve giderken kendi kendine “Evet, dogru olan bu! Kendi insanim, kendi 
gecmisim,kendi zevklerim!” der.

Eve vardiginda Kivanc’tan mesaj gelir.

               Kivanc: Sag salim gidip gitmedigini merak ettim.
               Nefes: Eve simdi girdim. Bu guzel aksam icin tesekkur ederim.
               Kivanc: Benim icin buyuk zevkti..Iyi geceler!
               Nefes: Iyi geceler!

Nefes gozlerini kapatarak, evin icinde kendi kendine dans etmeye baslar.

“ When marimba rhythms start to play
Dance with me, make me sway

Dans ederken eline telefonu alir ve teyzesine mesaj yollar.

Nefes : Perusum haftasonu sendeyim birtanem! Enginar dolmani yemek icin sabirsizlaniyorum!




21. Bolum sarkisi

Michael Buble- Sway

https://www.youtube.com/watch?v=kGuMnwCEcP4



No comments:

Post a Comment

SAK Paralel Evren 43. Bolum -FINAL

Mustafa:" Oglum giprasmadan bi dur ya!" Tahir:" Vallaha bogaldum ha! Kravat baglamayi biliyrim abi, bi cek elini ya!...