Nefes
yattigi yerden tavani izleyerek Tahir’in ilan-I ask’ini dusunuyordur.
“Offf! Kafayi yiyecegim!” diyerek yataktan
kalkar. Su almak icin mutfaga gider ve kendi kendine konusmaya baslar.
Peki sen niye optun onu Nefes? 1
yildir emek verdigin Tahir’in bu yogun ilgisine mi kapildin yoksa? Adami
tanimiyorsun bile! Adam atarli giderli delinin teki! Tamam, kabul! Cok
merhametli, Yigit’e karsi cok yumusak ve babacan..Iyi biri oldugu her halinden
belli ama Deli Tahir’e tutulman icin bir sebep yok. O ve sen cok farkli
insanlarsiniz. Ortak bir yonunuz yok. Sen yarin opera izlemeye gidersin, o
horon oynar. Sen tatile Paris’e gidersin, o yaylaya cikar. Sen risotto yersin,
o karalahana sarmasi. Bu ne onu kotu yapar ne de seni..Sadece farklisiniz!
Kabul edelim ki Tahir sana her
yaklastiginda sana bir haller oluyor. Adamdan etkileniyorsun, hic kivirma! Iste
sakat olan da bu! Sen dune kadar hastan olan, sana asik uyanan, hezeyanlari
olan bir adamdan etkileniyorsun! Bu adam bugun yarin askerde basina geleni
hatirlayinca seninle ilgili aklinda buyuttugu her sey de bitecek elbette. Cunku
o da seni tanimiyor! Tahir de zaten su an iyilesme asamasinda ve onun da akli
cok karisik. Ona da yazik, gunah. Aklini basina devsireceksin Nefes! Mesafeni
koyacaksin, hormonlarina soz gecireceksin ve Tahir’le sadece arkadas olacaksin.
Tahir’e de gidip aynen bunlari soyleyeceksin ki o da umitlenmesin. Bu konu
burada kapanmistir!
Nefes sabah
Yigit’I okula goturmek icin Kaleli Konaginin yolunu tutar. Dun geceden sonra
Tahir’le karsilasmak istemiyordur ama Tahir’in ilan-askindan sonra Nefes’in de
ona soyleyecegi bir cift laf vardir.
Nefes Kaleli
Konagin onune cektiginde Tahir ve Yigit disarida onu bekliyordur.
Nefes
arabadan inip kendisine kosan Yigit’e sarilir. “ Gunaydin findik faresi!
Nasiliz bugun?”
Yigit:
“Sabah seni goremeyince cok uzuldum ama hemen Tahir abim geldi, oynadi benimle.
Sen burda kalmican mi?” diyerek dudak buker.
Nefes: “Benim
evim var birtanem! Bir gun seni benim eve de goturecegim tamam mi? Bende de
kalacaksin”
Yigit: “Tamam!
Balim da gelcek mi? Tahir Abim de gelcek mi?”
Nefes
gozunun ucuyla Tahir’e bakar. Tahir sessizce onu izliyordur. “ Asiye Teyzen’den
izin aliriz Balim da gelir tabii!” deyip Tahir hakkinda yorum yapmaz. Tahir
yapmasini beklemiyordur.
Tahir: “Hayde
bakalim, okula!”
Nefes
Yigit’I arka koltuga oturtup kemerini baglar. Tahir Yigit’in sirt cantasini ve
beslenme cantasini arka koltuga atip, Nefes’in yanina gecer ve oturur.”
Nefes
arabaya biner ve “Senin bizimle gelecegini bilmiyordum..Yani biliyordum da, arabamda
gelecegini bilmiyordum” der.
Tahir
Nefes’e doner “ Cocuk okula gec kaliy, gidelum! “ der.
Okula
vardiklarinda Tahir’in sirtinda Yigit’I cantasi, bir elinde Yigit’in beslenme
cantasi , Yigit’in bir eli Tahir, bir eli Nefes’te olarak ailecek sinifa
girerler.
Yigit bugun
daha havali bir giris yapmistir.
Sinif
arkadaslari kapiya donup bu devasa adami gorduklerinde saskinlikla Yigit’e
bakarlar. Tahir ve Nefes Yigit’I sirasina getirip oturtur.
Tahir: “Cikart
bakalim defterini kitabini Yigit Kaptan! “ der gulerek.
Nefes Furkan’i
gorur ve cocugun ona tirsarak baktigini gorunce sirin bir sesle “ Naber
delikanli? Iyi misin bugun?” diye sorup iki parmagini gozune goturup tekrar
cocuga yoneltir.
Tahir konuyu
bildigi icin Nefes’e egilip “Utanmiisin di mi el kadar cocukla ugrasmaya?” der.
Nefes “Karisma
sen!” der.
Tahir: “ Oy
nenem! Patlayici madde, atesle yaklasmayun diysin!” deyip siritir. Nefes “ Yerse!” der gibi bakar.
O sirada
ufak bir kiz cocugu Nefes’e yaklasip utanarak “ Siz evli misiniiiiiz?” diye
sorar.
Nefes ve
Tahir birbirlerine bakarlar. Tahir’in yuzu duser. “Evliydik!” diye dusunur.
Nefes gulumseyerek
“Degiliz guzelim. Biz arkadasiz!” der.
Kiz etegini
bukerek “ Hiiiii! Annadiiim! Boyfriend’in yani!” der ve butun cocuklar gulmeye
baslar.
Nefes “Siz
bu yasta boyfriend falan biliyor musunuz yaa? “
Kiz “
Biliyoruz tabii. Cok yakisiyosunuz! Boyfriend’in de cok uzunmus !” deyip hayran
hayran Tahir’e bakar.
Tahir gulerek
“ Sen ne tatli seysin oyle, agzindan da bal damliy!” der.
Nefes durumu
toparlamak icin “ Guzelim, biz sadece arkadasiz, boyfriend girlfriend yok,
tamam mi?!” deyip akabinde Yigit’e egilip “ Birtanem! Simdi biz biraz gidip
okul muduruyle konusacagiz. Sana iyi dersler. Yemegini mutlaka bitir, cikolata
da yok, tamam mi?” der.
Tahir’de diz
cokup “ Aslanim! Dersini iyi dinle, aksama sorucam .” deyip Yigit’I oper.
Yigit iki
kolunu ikisine birden atip sarilir ve her birinin yanaklarindan oper.
Tahir: “Ohhh!
Kurban olsun Tahir Abin sana” derken Nefes:” Kuzum benim, birtanem!” der ve
Yigit’e el sallayip siniftan cikarlar.
Mudur’un
odasina giderken Tahir siritiyordur.
Nefes:
Siritma!
Nefes ve
Tahir okul muduruyle konusurlar. Yigit basarili bir ogrencidir, zekidir, cok
caliskandir, lider ruhludur ama cogu zaman arkadaslari bahcede oynarken bir
kosede kendi kendine oturuyordur.
Mudur:
“Yurt’ta kalan cocuklarin ilgiye, sefkate cok ihtiyaci var. Yigit de bunu
bulursa cok daha hizli ilerler, icine kapanikligini atar, oz guveni yerine
gelir. Biz burada her ogrencimize ilgi gostermeye calisiyoruz ama takdir
edersiniz ki ogretmenler de tek tek hepsiyle ilgilenemiyor” der.
Tahir: Bizim
de niyetimiz zaten Yigit’e sahip cikmak, onu birakmaya hic niyetimiz yok!”der.
Mudur: Buyuk
sevap islersiniz! Bu hayatta her cocugun esit haklara sahip olmasi gerekir ama
gelin gorun ki bu yavrucak daha bebekken hayata 1-0 yenik baslamis. Onun
elinden ne kadar tutarsaniz o kadar iyi” der.
Nefes:
Okulda Yigit gibi baska cocuklar da var mi? Yurt’tan gelen?
Mudur: Evet.
Onlari farkli siniflara bolusturduk, diger cocuklarla da kaynassinlar diye”
der.
Nefes: Peki,
anne babasi olan cocuklarin Yigit gibi cocuklara yaklasimi nasil sizce? diye
sorar.
Tahir
Nefes’in konuyu nereye getirecegini biliyordur ve ters birsey soylememesi icin
Nefes’in gozunun icine bakiyordur.
Mudur: Benim
kulagima buyuk bir mesele gelmedi. Cocuklar bazen cok acimasiz olabiliyorlar ve
arada tek tuk vukuatlar oluyor ama biz butun cocuklara esitligi, merhameti
ogretmeye calisiyoruz. Tabii evlerde ana babalari nasil egitiyor bilemiyoruz”
der.
Nefes: Ben
Cocuk Esirgeme ile yakin calisiyorum. Once onlarla konusmam lazim ama bir gun
Yigit’in sinifini Cocuk Esirgeme’ye goturup o cocuklarin oradaki yasamlarini
gormelerini istiyorum, siz ne dersiniz buna?” diye sorar.
Mudur:
Cocuklarin bilinclenmesi acisindan cok iyi olur. Yurt’taki cocuklarla ne kadar
kaynasirlarsa hic farkli olmadiklarini ogrenirler. Bence de bu cok iyi bir
fikir.” der.
Nefes: Tamam
o zaman. Ben size geri donecegim, vaktiniz icin cok tesekkur ederiz.” der.
Tahir:
“Bundan sonra beni burada siklikla goreceksiniz Mudur Bey.” der ve cikarlar.
Tahir
Nefes’in koluna girmis yavas yavas arabaya yururken “ Hayranim su zekana!” der.
Nefes “ Ben
Yigit’in sinifindaki gibi cocuklardan hayatim boyunca cok gordum Tahir..Bu
cocuklar merhameti, esitligi ve saygiyi ne kadar erken ogrenirlerse o kadar
iyi! Kimse Yigidimi hor goremez, hic bir yetim, oksuzu hor goremez!” der.
Tahir durur:
“Yigidim mi dedun sen?” diye sorar siritarak.
Nefes: Oyle
dedum! “
Tahir gulumseyerek “ Sen onu ne guzel dedun “ der ve arabaya
binerler. Nefes Tahir’I eve birakirken, Tahir aralarinda hala konusulmamis olan
konuyu daha fazla ertelemek istemez ve konuya Tahirce ama cok sakin bir giris
yapar.
Tahir:
Cevabin ne?
Nefes: Ne?....Neye
cevabim ne?
Tahir: Baga
cevabin ne? Baga karsi hislerin oldugunu kabul ediymisin, etmiy misin?
Nefes ani
bir hareketle arabayi saga ceker.
Tahir :
“Ula! Yavas!”
Nefes
Tahir’e doner “ Dun gece geldin, bana resmen ilan-I askta bulundun, beni optun
ve gittin! “
Tahir:
“Ayynen oyle ettum! Cevabin ne?”
Nefes
Tahir’in yuzune kararlilikla bakip “ Tahir bir an senden etkilendigimi ve bu
yuzden optugumu inkar etmeyecegim! Senden hala etkileniyorum! “
Bu sozleri
duymak Tahir’I cok mutlu etmistir. Mutlulukla gulumsemeye baslar.
Nefes devam
eder” Ama senden etkileniyor olmam her seyi cozmuyor. Sen komadan adimi
sayiklayarak uyandin, evliyiz dedin bir yigin hikaye anlattin ama sen askerde
yaralanip komaya girdin. Bugun yarin hafizan yerine gelince benim aslinda esin
olmadigimi ve bana asik olmadigini da hatirlayacaksin! Ben senin iddia ettigin
duygularina guvenip kendimi sana kaptiramam Tahir!
Tahir: Cok
bos yapaysun!
Nefes: Dur,
henuz bitirmedim! Ayrica biz seninle bambaska insanlariz. Bambaska zevklere
sahibiz, bambaska gecmislerden geliyoruz. Sonu tartismayla bitmeyen hic bir
konusmamiz yok, yapi olarak farkliyiz, tarz olarak farkliyiz.
Tahir: Ha
bak onu dogru dedun ama tarz, gecmis cok mu onemli? Tartisiyriz de birbirimizi
mi kiriyriz? Ben inadim, sen de umutsun da! Bu kadar basit!
Nefes: Umut
muyum?.. Neyse! Senin icin olmayabilir ama bu bahsettiklerim benim icin onemli.
Benim icin ayni zevklere ve benzer gecmislere sahip birisiyle olmam onemli!” Nefes biraz da zorlanarak aci ilaci Tahir’e
verir.
Nefes : “Uzgunum
ama sen…sen o degilsin Tahir! Sen benim gonulumu verecegim kisi degilsin! Daha
fazla bu konuyu uzatip sana umit vermek istemiyorum. Kapatalim artik bu konuyu
olur mu?”
Ne? Tahir duyduklarina
inanamiyordur. “Gonlumu verecegim kisi
degilsin mi? Ne diysin sen Nefes? “ Isyanla “ Ha beni kendine layik mi
gormiysin sen? Dogru mu bu Nefes?” der. Kendini
Tahir’e layik gormeyen Nefes’ten, Tahir’I kendine layik gormeyen Nefes’e..Vay
Ula! Bunlari da mi duyacaktin Tahir! der icinden.
Nefes: Hayir,
hayir oyle birsey demedim!
Tahir: “Yoook!
Ben anladum! Sen hic zahmet etma! Tamam hadi kapandi bu koni!
Gidelum!...Haydeeeee!
Nefes: Bana
bakar misin lutfen?
Tahir kirgindir,
Nefes’in yuzune bakmaz “ Hayde dedim Nefes! Hayde!”
Nefes
sinirle “Seninle konusmak bazen imkansiz!” der.
Tahir ” En
azindan ben karsimdakini rencide etmiyrim! diye tersler.
Nefes: “Ben
seni rencide etmedim! Sana kotusun veya bana layik degilsin demedim! Sadece
farkliyiz ve birbirimize uygun degiliz dedim. Saraylarda mi buyudum de seni hor
goreyim? Ask olsun Tahir!”
Tahir
bagirir “ Ya ne dedin peki? Sen beni tanimadan, bilmeden nasil “Sen o
degilsin!” dersin? Sen nasil….nasil..Eeehhh!... Neysa! …Sur hayde!” der ve
birden Nefes’e doner.
Tahir
sinirle ” Ben saga sevdaluyum kizim! “der ve Nefes’in elini alip kalbine
goturur “Bak! Duyiymisin nasil capriy? Bu yurek seni ne zaman gorse boyle
capriy ve bunu ne sen, ne hafizam ne de cihan ustume gelse degistiremez! Benim
icin tek gercek bu Nefes! Gecmisin benim icin hic bir zaman onemli degildi,
simdi de degil. Benim icin tek gercek beni saga olan sevdam!” der.
Nefes Tahir’in
hizli atan kalbini avucunun icinde hissediyordur. Karsisinda askla, tutkuyla cirpinan
bu guzel adama karsi kendisini acimasiz bir zalim gibi hissediyordur ama
kendisine sadik kalmalidir. “ Ikimizin de
hayri icin bunu simdi, burada bitirmem gerekiyor” diye dusunur . Tahir’in
yuzune bakar ve buyuk bir kararlilikla “ Bundan sonra sadece Yigit icin
gorusmek istiyorum seninle. En iyisi bu!” der.
Tahir baka
kalir ve hayalkirikligiyla Nefes’in elini birakir. Gozlerinde derin bir
hayalkirikligi ve uzuntu vardir.
Tahir basini
one eger, gozyaslarini yutar ve “Eyvallah Ula! Ben saga once de soyledim. Senden
ne gelirse gelsin basim gozum ustume!” der.
Nefes cok
uzgun bir sesle “ Tahiir!” der.
Tahir Nefes’e
bakmaz. “ Hayde sur..Daha fazla ne sen uzul, ne de ben.”
Yolun geri
kalanini sessizlik icinde tamamlarlar. Nefes Tahir’I eve birakip, arabadan hic
inmeden yola devam eder. Nefes cok uzgundur. Tahir’I uzdugu icin, kalbini
kirdigi icin uzgundur ama “Eserikli ve yarim hafizali bir adamin duygularina
bel baglamayacagim, bunu kendime de ona da yapmayacagim “der.
Tahir, Nefes
gittikten sonra odasina cikar, kapisini kapatir ve bir zamanlar Nefes’in dizine
basini koydugu yataga oturup, Nefes’in oturdugu tarafta elini gezdirir. Bir zamanlar
yasadigi 8 yillik iskenceye, tum travmalarina ve acilarina ragmen cesaret edip
Tahir’e asik olan Nefes, hic bir travmasi, yarasi, derdi olmadigi halde sadece
farkli olduklari icin ve Tahir’in askina inanmadigi icin onu istemiyordur. Tahir’e
biraz olsun inanmaya ve onu tanimaya dahi cesareti yoktur.
Tahir “ Zorla guzellik olmaz! Benim sevdam seni esir
etmeyecek dedum! Senden ne gelirse gelsin basim gozum ustune dedum! Ben kalbime
tas basarim, sen iyi ol da!”
Salih “Ne
diyorsun kizim sen? Bunu bugune kadar neden anlatmadin bize? Kim lan bu herif?
Ben onun canina okumaz miyim simdi?” diye bagiriyordur.
Nefes: Abi
iste anlatiyorum. Beni merak etme, ben iyiyim. Buradaki dostlarim bana cok
yardimci oldular.
Salih:
Kimmis o dostlarin? Burada ailen dururken sana elalem mi yardimci oldu? Teessuf
ederim ya Nefes!
Nefes: Sanki
bugune kadar buraya cok gelmis gibi atarlanma bana Salih!
Salih: Laf
cakma lutfen Nefes! Keyfimizden gelmemezlik etmedik! Kim o dostlarin?
Nefes :
Mercan ve Kaleliler.
Salih :
Kaleliler…Tahir Kaleli’nin Kaleliler’i mi?
Nefes: Sen
nerden biliyorsun Tahir’i?
Salih “
Bekle bakalim” der ve bilgisayardan bir dosya acar “ Tahir Kaleli, Surmene
Trabzon. Lakabi Deli Tahir. 4 kardesler, babalari genc yasta olmus. Surmene’nin
varlikli ailelerinden. Gemicilik sirketleri var. GBT’si temiz. Askeri
psikiyatri raporlari temiz. Askerligini doguda yapmis. Bekar, hic evlenmemis. Kredi
borcu yok. Trabzonsporlu.”
Nefes: Yuh!
Sende ne ariyor bu bilgiler?
Salih: Sen
Perus’u arayip komadan cikan hastam bana asik uyandi deyince o da telaslanip
seceresini dokturmus adamin. Ne oldu o durum? Kafasi duzeldi mi?
Nefes:
Kismen.
Salih: Ha
tam duzelmedi ama bu herif ve ailesi hala etrafinda oyle mi?
Nefes: Onlar
benim 1 yildir tanidigim dostlarim Salih! Cok iyi insanlar, Tahir de artik
hastam degil. Kendisini taburcu ettik.
Salih: Peki
bakalim kizim, oyle olsun! Simdi bana su herifin tum bilgilerini gonder, ben bi
cekeyim bakayim kenara!
Nefes: Salih
adam inkar etmis her seyi..Basini belaya sokma. Bu anlattiklarimin hicbirini de
Perus’a anlatma!
Salih: O
henuz belayla tanismadi Nefes! Benim kardesimi tehdit edecek, evine girecek
adamin anasini aglatirim! Simdi bir toplantiya girmem lazim..Benden haber
bekle. Operim”
Nefes: Tamam
optum der.
Nefes
Salih’e guveniyordur. “Aman yaa doverse
dovsun bana ne!” der icinden. Adami bir iki hirpalasin da akli basina
gelsin diye dusunur. E-mail ile Murat Sonmez’in tum bilgilerini yollar.
Nefes eve
gidip ustunu degistirir. Yigit’I okuldan Tahir ve Murat almistir. Nefes’in yarin
konaga gitmeye niyeti yoktur. Yigit’I ders girisi oncesi gorur, oper koklar
giderim diye dusunur. Zaten bir kac gune Yigit de yurda donecektir.
Kivanc’a
mesaj atarak gidecekleri yeri bildirir ve saat 7’de bulusmak uzere sozlesirler.
Nefes ustune
ucuk mavi pileli bir etek, kolsuz, krem ve ucuk mavi renklerde monochrome bir ipek bluz
giyip ayagina arkasi acik topuklu ayakkabilarini giyer, sacini, makyajini yapip
cikar.
Bugun
olanlardan sonra Kivanc’la bulusmaya pek enerjisi yoktur ama Kivanc’in yuksek enerjisinin
kendisine iyi gelecegini dusunuyordur.
Kivanc:
Merhaba Nefes! Seni tekrar gormek ne guzel diyerek Nefes'in yanagina bir opucuk kondurur ve " Lutfen buyurun hanimefendi" diyerek Nefes’e yol verir.
Nefes: "Tesekkurler, seni de gormek guzel."
Gecip bir
masaya otururlar.
Kivanc: "Cok
guzel gorunuyorsun! Hatirladigimdan da goz alicisin."
Nefes: "Cok
naziksin! Sen de cok hos gorunuyorsun der."
Garson gelip
menuyu birakir.
Kivanc: “Kahve
yerine birer kadeh sarap almak ister miydin? Ikimiz de araba kullaniyoruz ama 1
kadehten birsey olmaz”
Nefes: “Hay hay!,
benim de ihtiyacim var zaten. Ben bir kadeh Rose alayim o halde.”
Kivanc:”
Yaninda ortaya bir peynir tabagi da alalim mi? Sarap aglamasin!” der gulerek.
Nefes guler.
“Elbette” .
Garson
geldiginde Kivanc siparisi verir ve Nefes’e doner. Gun hafiften batmaya baslamistir
ve Kivanc’in mavi gozleri batan gunesin yuzune vurmasiyla daha da parliyordur.
Kivanc buz mavisi bir keten gomlek ve altina krem rengi kanvas bir pantolon
giymistir. Rahat ama klas bir tarzi vardir. Nefes ve Kivanc goruntu olarak da
cok uyumlu gorunuyorlardir.
Kivanc:
Nasil geciyor gunlerin? Komadan uyanan hastan ne durumda?
Nefes
icinden” Bahsettigin ilk konu Tahir
olmali miydi?” diye dusunur. Bu Tahir Nefes’in pesini ne zaman birakacaktir?
Nefes: “Gayet
iyi bir ilerleme kaydediyor. Kisa surede tek basina yuruyecek hale gelir. Senin
projen ne durumda?”
Kivanc: “Biz
de ilerleme kaydediyoruz ama bazi prosedurler isi yavaslatiyor. Haftaya
Istanbul’da bu meselelerle ilgilenmem gerekiyor. Sen siklikla Istanbul’a
gidebiliyor musun?”
Nefes : “Bazi
haftasonlari gidiyorum. Abim ve Teyzemi goruyorum. Eski arkadaslarla buluyorum.
Ancak yasadigin yer neresiyse bir sure sonra oraya adapte oluyorsun ve oraya odaklaniyorsun.”
Kivanc:”
Istanbul’a donmeyi dusunuyor musun peki? “
Nefes
duraksar. 24 saat icinde 2. kez
karsilasiyordur bu soruyla. “ Su an icin buradan memnunum ama ben de sonsuza
kadar burada yasayamayacagimin farkindayim. Bir gun mutlaka Istanbul’a
donecegim. Sen ne zaman donuyorsun?”
Kivanc: “Projeyi
bir kac aya kadar bitirip devredecegiz. Ondan sonra kendi hayatima geri
donecegim. Ama bu sure icinde Volkan, Mercan ve seninle vakit gecirmeyi cok
isterim. Seni daha yakindan tanimak istiyorum Nefes” der ve guler.
“Kulaga
biraz caresiz gibi tinladigimin farkindayim ama konu o degil, guven bana. Ben
birisini ya begenirim, ya begenmem. Senden cok etkilendim! Cok buyuleyicisin! Ayni
muhitten ve cevreden olmamiza da cok sevindim. “
Kivanc
masaya dogru egilerek “ Nefes, ben cok net bir adamim. Hayatimda hic kimse yok.
Olsa sana boyle yaklasmazdim. Bu konuda bana guvenebilirsin! Sen de istersen
seninle daha cok gorusmek istiyorum ve beni tanimani istiyorum..Ne dersin?
Sansim var mi?” diye sorar.
Nefes
karsisinda Yunan Tanrisi gibi oturan bu kibar, nazik ve niyetini acikca belli
eden adama hayir demek istemiyordur. Kivanc es gecilmeyecek kadar hos biridir.
Birlikte vakit gecirerek onu daha iyi tanimak iyi bir fikirdir. Hem aklini da
Tahir’den almis olur.
O sirada
saraplari ve peynir tabagi gelir.
Kivanc kadeh
kaldirir “ Yeni arkadasligimiza…ve umuyorum daha ilerisine!”
Nefes: “Yeni
arkadasligimiza! “
Kivanc NYU’da Endustri Muhendisligi okumustur. Genc yasinda uluslararasi
bir firmanin departman direktorlugune gelmesinin sebebi budur. Kivanc’in 2 yil
icinde VP, 5 yil icinde ise CEO olmasi bekleniyordur. Gelecegi cok parlak bir
yoneticidir.
Sohbet
ederken pek cok ortak yonlerini kesfederler. New York Grand Central’daki deniz urunleri
restoranini, Soho’nun bohem ortaminda kahve kitap esliginde saatlerce oturmayi
seviyorlar, Roma’nin en iyi Gelato’cusunun Gialotti oldugu konusunda
hemfikirdirler. Ikisi de Kadikoy’lu olmanin gerektirdigi gibi Fenerbahceli’dir.
Kalamis Divan’da mac izlemek sevdikleri bir Fener’li gelenegidir. Moda’daki cay
bahcelerinde kahvalti yapmak cok keyiflidir. Film, muzik, dans, seyahat…Bu ikili
ayni kumastan bicilmis gibidir..
Aksamlari
kahkahalarla geciyordur. Kivanc cok esprili adamdir. Butun gece bir kez bile
telefonuna bakmamis, ilgisini Nefes’ten hic cekmemistir.
Kivanc: “
Trabzonlular efsane insanlar. Gecenlerde yolda yururken yasli bir teyzeye kolum
carpti. “ Pardon hanimefendi!” dedim..Bana dondu, sert bir ifadeyle “Hanfendu
anandur, terbiyesuz!” deyip azarladi. Kibar oldugum icin firca yedigim ilk
yerdir Trabzon!” deyip guler.
Nefes: “
Ahahah! Ooo! Bu daha ne ki? Sen burada kaldigin surece daha neler
kesfedeceksin. Ben 2 yilda bir omurluk hikaye biriktirdim.”
Kivanc durup
Nefes’e bakar.
Nefes: “ Ne
oldu?”
Kivanc: “Nefes,
ben bu haftasonu Istanbul’a gidiyorum. Sen de gelsene, Bogaz’da bir yemek
yiyelim. Sen de ozlemissindir diye tahmin ediyorum.” deyip, gulumser.
Nefes’e bu
fikir hic de fena bir fikir gibi gelmemistir. “Bu gecenin sonunda hala
gorusecek oldugumuzu soyledigimi hatirlamiyorum ama” der tatlilikla
gulumseyerek.
Kivanc: “Hmmmm!
Zorlayacagum oni diysin!” diyerek guler.. Eh! o halde ben de gorusmemizi
garantilemek icin bir kac hunerimi gosteririm artik, ne yapalim” der.
Ickilerini
icerlerken fonda eglenceli bir dans muzigi calmaya baslamistir. Gozlerden uzak
olan bu restoran Trabzon’lularin ugrak yeri degildir. Buraya genelde turistler geliyordur.
O yuzden mekanin dekoru ve ambiyansi yabanci turistler icin tasarlanmistir.
Muzik
calarken Kivanc birden ayaga kalkip, Nefes’in yanina gelir “ Hanimefendi, sizi
ikna etme calismalarim an itibariyla baslamistir. Bu dansi bana lutfedip
hunerlerimi gostermeme imkan verirseniz hem bana hem de, bence, kendinize bir
iyilik yapmis olursunuz!” der espriyle.
Nefes gulerek,
tek kasini kaldirir ve “Diysin?” der.
Kivanc melodik
bir tonla “ Hadiii! Herkes bize bakiyooor.. Karizmami cizdiriyorsuuun.” der.
Nefes guler.
Etrafinda yabanci ciftler dans ediyordur. Gulerek, Ingilizce “ It better be
worth it!”( Umarim deger) der.
Kivanc: “
You won’t be sorry, I promise! ( Pisman olmayacaksin, soz veriyorum) der ve goz
kirpar.
Michael
Buble Sway’I soylerken Kivanc Nefes’I dondurerek dans etmeye baslar.
Etraflarindaki ciftler bu goz alici genc cifte imrenerek bakiyordur. Kivanc ve
Nefes nese icinde dans ediyordur.
Kivanc kasli
kollariyla Nefes’I belinden sikica kavramis ve bedenini kendi bedenine
yapistirmis dansederken basini Nefes’in basina yaslamis, sarkiyi kulagina Dean
Martin’I taklit ederek soyluyordur. Nefes surekli kikirdiyordur.
“ When marimba rhythms start to play
Dance with me, make me sway
Like a lazy ocean hugs the shore
Hold me close, sway me more” ( Norman Gimbal / Sway)
Nefes kendisini
surekli gulduren bu yakisikli adamdan cok etkilenmistir. Uzun zamandir ilk defa
kendini bu kadar cekici, bu kadar rahat ve bu kadar ozgur hissediyordur.
Daha sonra
yasli bir beyefendi yaklasarak Ingilizce “ Bu tatli lady ile ben de dans
edebilir miyim?” diye sorar. Kivanc:” Ona lady karar verir!” der. Nefes nazikce
yasli adamin onunde reverans yapar ve dans etmeye baslarlar. Kivanc da adamin
yasli esini alarak dans etmeye baslar. Dansin sonunda yasli adam Nefes’in elini
opup, tesekkur eder. Adamin esi de masasina gecmeden Nefes’in kulagina egilip
Kivanc icin “ Sakin kacirma bunu! Tam bir beyefendi” deyip gulumser.
Nefes uzun
zamandir ilk defa bu kadar keyifli vakit gecirmistir. Kendi kulturu, kendi
gecmisi, kendi zevklerine ortak, nazik oldugu kadar dehset yakisikli olan bu
adamla vakit gecirmek ona cok iyi gelmistir. Kivanc her yonden cok cekicidir!
Gece bitip
evlere dagilma zamani geldiginde Nefes arabasinin anahtariyla kilidi acar ve
Kivanc Nefes’in arabasinin kapisini acar.
Kivanc: “Ne
diyorsunuz Doktor? Teshisiniz nedir?” deyip goz kirpar.
Nefes Kivanc’in
cevabi merakla bekleyen celik mavisi gozlerine bakarak gulumser ve “ Bogaz’da
nereye goturmeyi dusunuyorsun beni?” diye sorar.
Kivanc
gururla gulumser: “Cumartesi aksami 8’de Lacivert uygun mu? Seni gelip evden
alirim.”
Nefes: “It’s
a date!”
Kivanc
gulerek “It’s a date! “der ve Nefes’I arabasina bindirmeden once Nefes’in iki
elinden tutarak, egilip yanagindan oper. “ Bu aksam icin cok tesekkur ederim
Nefes. Seninle vakit gecirmek cok guzeldi..Cok yakinda gorusecegiz” der.
Nefes
gulumseyerek arabasina biner ve eve giderken kendi kendine “Evet, dogru olan bu!
Kendi insanim, kendi
gecmisim,kendi zevklerim!” der.
Eve
vardiginda Kivanc’tan mesaj gelir.
Kivanc: Sag salim gidip gitmedigini merak ettim.
Nefes:
Eve simdi girdim. Bu guzel aksam icin tesekkur ederim.
Kivanc:
Benim icin buyuk zevkti..Iyi geceler!
Nefes:
Iyi geceler!
Nefes gozlerini
kapatarak, evin icinde kendi kendine dans etmeye baslar.
“ When marimba rhythms start to play
Dance with me, make me sway
Dans ederken
eline telefonu alir ve teyzesine mesaj yollar.
Nefes : Perusum haftasonu sendeyim
birtanem! Enginar dolmani yemek icin sabirsizlaniyorum!
21. Bolum sarkisi
Michael Buble- Sway
https://www.youtube.com/watch?v=kGuMnwCEcP4
No comments:
Post a Comment